Sarya Gözüoüğlu / JINHA

AMED - Tüm dünya kadınları tarafından büyük bir hayranlık uyandıran jineoloji tartışmalarının merkezi olan Diyarbakır Kadın Akademisi, çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Kadınlar olarak tüm dünya kadınlarının kurtuluşu için Kürt kadınların kendini mücadeleye adadığını söyleyen Diyarbakır Kadın Akademisi Yönetim Kurulu üyesi Filiz Buluttekin, "Kadınlar olarak kendi tarihimizi ve bilimimizi kendimiz oluşturmalıyız. Kadınlar olarak kendi tarihimizi bilerek, tanımını doğru yaparak özgür düşünebilmek ve örgütlenmek için çalışma yürütüyoruz" dedi.

Diyarbakır'da 2010 yılından bu yana aktif çalışma yürüten Diyarbakır Kadın Akademisi, Kürt kadınların yıllardır vermiş olduğu mücadelenin bir kazanımı olarak önemli bir yerde duruyor. Akademilerin ve kadın kurumlarının kaybedilmiş hakları yeniden kazanmak üzere vermiş oldukları mücadelede Diyarbakır'da birçok kadına ulaşan akademi çalışanları, 2010 yılından bu ya da tüm kesimlerden kadınlara dönük eğitim, seminer ve çalıştaylar düzenlemeye devam ederken, kadınların en önemli çalışmalarının arasında ise jineoloji tartışmaları yer alıyor. Diyarbakır Kadın Akademisi Yönetim Kurulu üyesi Filiz Buluttekin, kadın akademisinin 2010 yılından bu yana kadın özgürlüğü mücadelesi alanında düşünsel çalışmalar yaptığını ifade etti. Filiz, "Kadın olarak kendi tarihimizi bilmek kadın tanımını doğru yapmak özgür düşünebilmek ve örgütlenmek için çalışma yürütüyoruz" dedi.

'Amacımız okumak, araştırmak, tartışmak ve paylaşmak'

Kadınların özgürlüğünün yaşamsallaştırabilmesi için zihniyet devriminin gerçekleşmesi gerektiğini ifade eden Filiz, "Amacımız bir araya gelerek okumak, araştırmak, tartışmak, yazmak ve doğalında bunları paylaşmak. Fikir alışverişi yaparak çalışmalarımızı daha nemli bir noktaya getireceğimizi düşünüyoruz. Kadın akademisi olarak hem kendi kurumumuzda hem de diğer kurumlarda planlanan eğitimlere seminerlere çalıştaylara katılıyoruz" ifadelerinde bulundu.

'Jineoloji üzerine derin tartışmalar gerçekleştiriyoruz'

Çalışmalar kapsamında toplumsal cinsiyetçilik, kadın tarihi ve jineoloji gibi konularda eğitimler verdiklerini ifade eden Filiz, "Jineoloji birimleri kurarak haftada iki gün bir araya geliyoruz. Bununla birlikte mahalle çalışmaları yapıyor, etkinliklere katılıyor, meclislerde yer alıyoruz. Bunun yanı sıra kurumumuzda hem kadınlara hem çocuklara yönelik film gösterimleri yapıyoruz. Ayrıca, akademimizde tüm kadınların yararlanabileceği geniş kapsamlı bir kütüphanemiz var" diyerek kütüphanenin tüm kadınlara açık olduğunu belirterek, kütüphanede kadın tarihine ilişkin öenmli arşivlerin yer aldığını söyledi.

'Kadınların cins bilincine varması şart'

Filiz, mahalle çalışmalarında görüştükleri kadınların toplumsal cinsiyet eşitsizliği konusunda büyük sorunların yaşadığını ifade ederek, kadına yönelik şiddetin toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yattığını söyledi. Filiz, "Onlara bu konuda destek olabiliyor, ya da onlarla bu konuda fikir alışverişi yapıyoruz. Kadınlar, eğitimlerden sonra kendi cins bilinçlerinin farkına varıyorlar ve daha güçlü olduklarını, söz hakkına sahip olduklarını söylüyor. Tüm kadınların cins bilincine varması şart. Kadınların kendi sözlerinin kendilerinin söylemsi için mücadele ediyoruz" dedi.

'Her kadının akademinin bir parçasıdır'

Filiz çalışmalarının daha yoğun bir şekilde devam edeceğini belirterek, her kadının akademinin bir parçası olduğunu söyledi ve ekledi: "Toplumsal tüm sorunların temelinde yatan eğitim eksikliğin olması nedeniyle, her kadının çalışmalara dahil olarak kadınların kurtuluşu için mücadele etmesi gerekiyor" dedi.

(zd)