JINHA

İSTANBUL - KHK kararı ile hukuk derneklerinin kapatılmasına tepki gösteren avukatlar, hukukun devre dışı bırakıldığını belirterek, "Sokaktayız OHAL'i tanımıyoruz" dedi.

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile yüzlerce derneğin kapısına mühür vuruldu. Kapatılan dernekler arasında hukuk dernekleri de yer alıyor. Ajansımıza konuşan Çağdaş Hukukçular Derneği'nden avukat Nergis Tuba Aslan, bu uygulamaların hukuka aykırı olduğunu söyledi. Nergis, binalarının mühürlenerek verdikleri mücadelenin sonlanmayacağını kaydederek, “Hukuk dernekleri olarak 42 yıldır bir fiil mücadele veriyoruz. Ezilenlerin, yoksulların, devrimcilerin ve bütün halkın avukatlığını yapmış derneklerin kapatılması yasalara aykırıdır. Faşizm inşa edilirken faşizmin karanlığında bu tür işler her zaman yapılır ama biz direnmeye devam edeceğiz” dedi.

'Hukuk devre dışı bırakıldı'

Avukat Several Ballıkaya da yapılan uygulamaların hukuka aykırı olduğunu dile getirerek, “OHAL ilanından sonra hukuk devre dışı bırakılarak çok sayıda basın yayın organı, demokratik kuruluş kapatılmıştır. Şimdi bu aşama artık toplumdaki demokratik muhalefetin tamamının tasfiyesi anlamına gelecek bir hamle bu. Özellikle avukatların seçilmesi son derece önemli. Tutuklama furyasının son derece yaygın geniş kapsamda uygulandığı bu dönemde avukatların alınması, halkın savunmasız bırakılması isteğinden kaynaklanan bir sonuç” diye konuştu.

‘Herkes artık bu saldırıların bir parçası'

Several, ÇHD, ÖHD ve diğer hukuk kurumlarının hukuk mücadelesi açısından oldukça önemli kurumlar olduğunu söyledi. Several, “Bugün değil geçmişten beri mücadeleleri olan iki kurum ve insanların umut ile baktıkları kurumlar. İnsanların bir savunma ihtiyacı olduğunda bu kurumlardan destek alacağına inandığı kurumlar. Halkın kurumları yani bunlar özetle. Bunların kapatılması halkın savunmasız bırakılması demek” dedi. AKP hükümetinin başkanlık sistemi için başlattığı siyasi operasyonların en büyük hamlesi olarak muhalif kesimlere yönelik baskıların artışından da söz eden Several, “Gerçekten tek adam yönetiminin, bir dikta rejiminin faaliyete geçmesi için ve bunun önünde engel olabilecek her kurumun ortadan kaldırılmasının bir hamlesi. Bu nedenle çok tehlikeli bir sürece girdiğimizi düşünüyor ve inanıyorum. Herkes artık bu saldırının bir parçası olduğunu görebilmeli. Bu saldırının arkasında herkes kendisine uzandığını görmeli. Ve yine herkes hukukun olmadığını hukuk kurumlarının tamamen kapatılmasının tüm yönlerinin ortadan kaldırıldığını görmeli” şeklinde belirtti.

‘İnsanlar yerlerde sürüklenerek gözaltına alındı'

Halkın Hukuk Bürosu’na yapılan polis baskınını hatırlatan Several şunları söyledi: “Hem kurumlar kapatılıyor hem de halkın hukuk bürosu silahlı polisler tarafından basılarak insanlar yerlerde sürüklenerek zorla dışarı çıkarılıyor. Avukatlık bürosunun aranma koşulları çok belli. Hakim kararı olmadan, mahkeme kararı olmadan, savcı olmadan bir arama dahi yapılamaz. Kapısı kırılarak silahlı polisler tarafından basılarak insanlar yerlerde sürüklenerek dışarı atıldı, gözaltına alındı. Buna karşı baroların son nokta olduğunu düşünmesi gerekir. Ne yazık ki barolar birliği başkanı son derece kuru bir açıklama ile bunu geçiştirdi. ‘Mahkeme kararı olmadan derneklerin kapatılması hukuka uygun değildir’ dedi sadece ve adeta halkın hukuk bürosunun polis tarafından basılmasının haklı bir neden olabileceği gibi bir açıklama yaptı. Bu son derece dehşet verici. Onların da görmesi gerekir. Tüm muhalefetin bu sıranın en son konuşan adama kadar geleceğini görmesi gerekir.”

‘OHAL’i de tanımıyoruz’

Avukat Gökmen Yeşil de kararı tanımayacaklarını söyleyerek, “ÖHD'nin OHAL amaçlarının hangi noktasının, hangi faaliyetinin çeliştiğini izah edilir bir tarafı yok. Biz devrimcilerin, yurtseverlerin avukatlığını yapıyoruz. Sokaktayız OHAL’i de tanımıyoruz. OHAL’in ilan edilme amacı ile derneklerimizin kapatılması uluslararası hukuk ile evrensel haklar ile çelişiyor. 3 ay sonra ne olur derseniz; derneklerimizin kapatılması için ilk girişim, bir deneme. 3 ayı dahi beklemeden derneklerimiz kapatılabilir. Bu ÇHD içinde diğer dernekler içinde geçerli. Hatta şöyle bunu bir basamak olarak düşünmek gerekiyor" diye belirtti.