Hukukçular: Kadın lehine adalet Rojava'da vücut buluyor
09:30
Beritan Elyakut/JINHA
HABER MERKEZİ - Rojava'da oluşturulan Halk Mahkemeleri'nin son dönemlerde sonuçlanan davalarda kadın katillerini ve işbirlikçilerine ağır cezalara çarptırması, kadın katliamları için caydırıcı işlev görüyor. Kadın avukatlar, "Bizimde yapmaya çalıştığımız erkek adaletin değil kadın lehine dönüşen bir adaletin sağlanması ve bu Rojava'da vücut bulmuştur" diyor.
Rojava'da oluşturulan halk mahkemeleri özellikle kadınlara yönelik suçlarda caydırıcı cezaları ile dikkat çekiyor. Son olarak Cîzîr Kantonu'na bağlı Qamışlo kentinde Henan İbrahim isimli kadını katleden Ebdul Rezaq İbrahim ve yardım yataklık eden İbrahim Huso, Halk Mahkemesi'nin 60 kişilik jürisi tarafından müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Bu ceza kanton yasalarına göre en ağır yasa olarak biliniyor.
'Umut verici'
Kadın hukukçular Türkiye'de kadın katillerini cesaretlendirici cezaların ortaya çıktığına dikkat çekerek, Rojava hukuk sisteminin model olabileceğini söyledi. Avukat Diren Cevahir Şen, Türkiye'de kadına yönelik şiddette cezasızlığın açık şekilde yaşandığını belirterek, Qamışlo'da yaşanan durumun umut verici ve anlamlı olduğunu belirtti. Kararı Rojava'daki halkların kendi kaderini belirlemesinin kadına yansıması olarak yorumlayan Diren "Kadına şiddet uygulayan bir erkeğin halkın önüne çıkarılarak teşhir edilmesi çok önemli. Karar Halk Mahkemesinde kadını gözeten bir yargılamanın yapılmasının sonucudur" dedi.
'Halk Mahkemesi caydırıcılığa en yakın pratiktir'
Türkiye'de üç kişilik heyetler önünde yapılan yargılamaların doğurduğu sonuçlara da dikkat çeken Diren konuşmasını şöyle sürdürdü; "Şiddete maruz bırakılıp kendi savunan kadın, hiçbir indirim alamazken; erkeklerin nasıl indirimler aldığını görüyoruz. Halkın önünde yargılamaların yapılması bizim mücadelesini verdiğimiz durumu yaratmaya en yakın uygulamadır. Ayrıca halk mahkemesi tarafından halkın önünde yapılan bir yargılama kadına yönelik şiddeti önlemede caydırıcılığa en yakın pratiktir. Çünkü yargılama bir halkın önünde yapılıyor ve burada hesap veriyor. Benim için asıl mahkeme eşitlik, özgürlük ve demokratik perspektiften bakan bir halk meclisidir. Halkın önünde hesap vermek ile devletin mahkemelerinde hesap vermek arasında fark var."
'Rojava'da hayata geçirilen anayasa örnektir'
Avukat Dilan Kunt Alan ise; Türkiye'deki kadına dönük tüm yasaların eril bir dille hazırlandığına dikkat çekerek, kanun uygulayıcılarının da önlerine konulan maddeleri tereddütsüz bir şekilde uyguladığını söyledi. Rojava Halk Mahkemesi'nin kararına işaret eden Dilan, "Kadına şiddet uygulayan, katleden birinin halk önünde yargılanması ve indirim uygulanmadan cezalandırılması biz kadınlar açısından heyecan verici bir durumdur. Feminist örgütlerle birlikte ve yereldeki belediyelerle bu sistemin oluşması adına bir arayış içerisinde olmalıyız" dedi.
'Kadın lehine adalet'
Avukat Songül Yıldız da, Qamışlo'da kadın beyanını esas alan ve yargılamada halkın yer alması noktasının kendileri açısından önemli bir gelişme olduğunu belirtti. Qamışlo'da yaşanan sistemin aynısını Türkiye'de de hayata geçmesi için mücadele ettiklerini vurgulayan Songül, kadın bakış açısını barındıran yargı mekanizmalarını oluşturmak istediklerini aktardı.
Kadınların Rojava'da büyük bir devrim yaptığını dile getiren Songül, devrimle birlikte kadın bakışıyla hazırlanan hukukun yaşama geçtiğini ve tüm dünyaya örnek teşkil ettiğini belirtti.
Yıldız son olarak, şunları söyledi; "Bizimde yapmaya çalıştığımız erkek adaletin değil kadın lehine dönüşen bir adaletin sağlanması ve bu Rojava'da vücut bulmuştur. Rojava'daki kadınların başarısı Türkiye'de bulunan kadınlar tarafından da örnek alınmalıdır. Bu nedenle Rojava örneğini Türkiye'deki tüm kadın örgütlerine anlatmalı ve bu doğrultuda mücadele verilmelidir."
(rt/fk)