‘Hukuksuzluklar 3 ay içerisinde Türkiye’de oturacak’

09:05

JINHA

ANKARA - OHAL’in 3 ay daha uzatılmasını değerlendiren avukat Saliha Şahin, bu sürede Türkiye’de hukuksuz uygulamaların oturacağını ve bu uygulamaların kalıplaşacağını belirtti.

3 Ekim tarihinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu toplantısı ardından açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü Numan Kurtulmuş, Olağanüstü Hal’in (OHAL) 90 gün daha uzatıldığını açıklamıştı. 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından ilan edilen OHAL ile birlikte Türkiye ve Kürdistan illerinde birçok hukuksuzluk ve hak ihlalleri yaşandı. OHAL ilanından sonra yayınlanan Karar Hükmünde Kararnameler (KHK) ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) askıya alınmasından gözaltı süresinin 30 güne çıkarılmasına kadar 12 Eylül Askeri Darbe uygulamasını aratmayacak uygulamalar devreye girdi.

'İç açıcı bir durum yok'

İlan edilen ve ardından uzatılan OHAL’in daha sonra belki bir 3 ay daha uzatılabileceğini belirten avukat Saliha Şahin ise, kendi mesleki deneyimleri açısından konuya ilişkin konuştuğunda emniyetteki ve cezaevlerindeki memurların bu keyfi ve hukuksuz uygulamalara daha çabuk alıştığını belirtti. Saliha, “Kendi kafalarına göre işlem yapma halleri çok yüksek. Biz kendi sorgularımıza giremiyoruz ısrarla bir vekâlet isteme durumu söz konusu. Ki bu yasaya aykırı bir uygulama. Ama bir sürü böyle keyfi ve OHAL ile belirlenmiş hakları ortaya koyduğumuzda çok iç açıcı bir durum değil” diye konuştu.

‘Uygulamalar kalıplaşacak’

İlk çıkan KHK’den sonra birçok var olan hakkın ihlal edildiğini ve kısıtlandığını belirten Saliha, çıkan KHK’ler ile birlikte maddelerce yasallaştırılan hukuksuzlukların da uygulandığını gördüklerine vurgu yaptı. En basit basın açıklamalarına dahi tahammülün kalmadığını ifade eden Saliha, “Yoğun gözaltılar olduğunu ve gözaltı süresinin otuz gün olduğunu biliyoruz. Ve bu 30 günlük süre içinde işkence vakalarının olduğunu hep birlikte gördük. Dolayısıyla üç ay daha aslında bu uygulamaların Türkiye’de bir nevi oturacağı anlamına geliyor. Bir nevi artık OHAL kalkmış olsa bile emniyet birimlerinde, cezaevlerindeki gardiyan uygulamalarında hepsinde kalıplaşmış var olan bir şey haline gelecek olacağını gösteriyor” ifadelerini kullandı.

‘Sağlıklı bir hukuki destek sunamıyoruz’

10 Ekim Tren Garı Patlamasına ilişkin yapılacak olan anmaya yönelik polis saldırısını hatırlatan Saliha, 78 kişinin işkence edilerek gözaltına alındığını ve avukatlar olarak hukuki desteği çok geç verebildiklerini ifade etti. Gözaltında tutulanlara sağlıklı bir hukuki destek sunamadıkları gibi cezaevlerinde müvekkil görüşmelerinde de birçok hukuksuzluklarla karşı karşıya olduklarının altını çizen Saliha, cezaevlerinde avukat görüşmelerinin gardiyanlar eşliğinde ve ses, görüntü kaydı alınarak yapıldığını, avukatların da evraklarına el konulduğunu dile getirdi.

‘Kendi sorgularımıza giremiyoruz’

OHAL sürecinin ciddi antidemokratik uygulamaları ve çok fazla hak ihlalinin barındıran bir süreç olduğunu ifade eden Saliha, 3 ay ile başlayan ve bir 3 ay daha uzatılan OHAL sürecinin daha sonra 3 ay daha uzatılabileceğini belirtti. “Bu antidemokratik uygulamalar emniyetteki memurlar tarafından çabuk alışılan bir olay maalesef. Kendi kafalarına göre işlem yapma halleri çok yüksek. Biz kendi sorgularımıza giremiyoruz ısrarla bir vekâlet isteme durumu söz konusu. Ki bu yasaya aykırı bir uygulama. Ama bir sürü böyle keyfi ve OHAL ile belirlenmiş hakları ortaya koyduğumuzda çok iç açıcı bir durum değil” diye konuşan Saliha, ilk yayınlanan KHK ile beraber AİHS’nin askıya alınma durumunu da hatırlatarak, yaşanan bu hukuksuzluklara ve hak ihlallerine AİHS’nin de kayıtsız kalamayacağını ve işlem yapacağını belirtti.

(de/sy)