Kadın cinayetinde yeni kılıf: Örgütle ilişkisi vardı!

16:27

JINHA

İSTANBUL - Nurcan Aslan davasında katil zanlısı Abdullah Melih Barış, "Nurcan araması bulunan DHKP-C militanı Hüsnü Kaplan'la beraber samimi resimleri var. Hatta Nurcan'ın 1 Mayıs'a gittiği resimleri bile var. Bu sıradan bir aşk cinayeti değil, siyasi bir olaydır. Terör örgütü üyeleriyle ilişkisi var" diyerek, katliamı meşrulaştırmaya çalıştı.

Abdullah Melih Barış tarafından 30 Ocak 2016 tarihinde Küçükçekmece Atakent Mahallesi'nde 10 kurşun ile katledilen Nurcan Arslan'ın dava duruşmasının 2'incisi İstanbul Bakırköy Adliyesi 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Nurcan Arslan'ın avukatlarıyla beraber ailesi ve arkadaşları katıldı. Sanık Abdullah Melih Barış, SEGBİS sistemiyle duruşmaya katıldı.

'Davanın takip edilmesi engelleniyor'

Bir önceki duruşmada duruşma salonunun değişikliği için verilen karar bugün görülen davada değiştirilmediği için Nurcan Arslan'ın avukatı Sezin Uçar, duruşmayı izlemeye gelenlerin başka bir salona alınması için yeniden talepte bulunarak, "Davayı izlemek isteyen aile ile demokratik kitle örgütlerinin ve kadınların davayı izlemesi engellenmek isteniyor" dedi. Mahkeme heyeti Sezin Uçar'ın talebini reddetti. Ardından duruşmaya katılan Nurcan'ın ailesi duruşma salonuna akrabalarının alınmamasından dolayı salonu terk etti. Duruşma salonu önünde bekleyen Nurcan'nın akrabaları, arkadaşları ve destek veren kadınlar salona girmek için görevlilerle tartışarak duruşma salonuna girmek istediklerini belirtti. Salon önünde görevliler ve Nurcan Arslan'ın yakınları arasında tartışmalar duruşma boyunca devam etti. Duruşmaya katılanlar sık sık alkışlar eşliğinde, "Katilleri korumayın" sloganlarını attı.

Katil erkek tanıkları tehdit etmiş

Mahkeme heyeti tanık Özgür Öztürk'ün beyanlarını dinledi. Tanık Özgür Öztürk, olayın yaşandığı gün gördüklerini mahkeme heyetine anlattı. SEGBİS sistemiyle bağlanan zanlı, tanığa gösterilerek kimlik tespiti yapıldı. Avukat Sezin Uçar, tanığa olay sonrasında yaşananlar hakkında sorular yöneltti. 2'inci tanık Hakkı Toraman da olay günü yaşananları anlatmaya devam etti. Tanık Hakkı Toraman olay günü Nurcan'ın kendisinden yardım istediğini ve Nurcan'ın sağ tarafa çektiğinde Abdullah Melih Barış'ın ateş ettiğini söyledi. Sanık Abdullah Melih Barış'ın kendisini de tehdit ettiğini belirten tanık Hakkı Toraman, "Sanık 'yaklaşanı vururum' dediği için yaklaşmadım" dedi.

Sanık Abdullah Melih Barış, söz hakkı alarak tanıkların beyanlarına cevap verdi. Sanık tanıkların beyanları arasında çelişkiler olduğunu belirtti ve suçlamaları kabul etmedi.

'Bir kadın olarak duruşmaya devam etmeniz bizi incitti'

Savunmaya geçen avukat Sezin Uçar, "Bir kadın yargıç olarak hayatını kaybeden bir kadının ailesinin dışarıdaki seslerini duyarak yine bir kadın olarak duruşmaya devam etmeniz bizi incitti. Ben 10 yıldır avukatlık yapıyorum. 10 yıldır kadınların, çocukları ölen insanların davalarını yürütüyorum" dedi. Sezin, soruşturmanın yönlendirilmek istendiğini belirterek, cinayetin işlendiği ilk günden itibaren çeşitli yerlere başvurduklarını ama hiçbir taleplerinin yerine getirilmediğini söyledi. Sezin, "Dayanışmayla insanlar kendilerini daha güçlü hissederler. Aile de bu yönde bir talepte bulundu. Biz de duruşma salonunun değiştirilmesini yeniden talep ediyoruz" demesine rağmen heyet yeniden talebi reddetti.

Örgütle ilişkilendirerek kendisini aklamaya çalıştı

Sanık Abdullah Melih Barış yeniden söz alarak, "Ben daha önce de telefon ve fotoğraf makinesinin yeniden incelemeye alınmasını istedim. Çünkü Nurcan'ın araması bulunan DHKP-C militanı Hüsnü Kaplan'la beraber samimi resimleri var. Hatta Nurcan'ın 1 Mayıs'a gittiği resimleri bile var. Bu sıradan bir aşk cinayeti değil. Siyasi bir olaydır. Terör örgütü üyeleriyle ilişkisi var" sözleriyle kendisini aklamaya çalıştı.

Savunmaların ardından duruşma 19 Aralık tarihine ertelenirken, avukatın duruşma salonunu değiştirilmesi talebi ise mahkeme heyeti tarafından kabul edildi.

(ro/mg)