JINHA

AMED - Bölge Baroları, Adli yılın açılışı ve 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle yaptığı açıklamada "Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı hep sorunlu bir alan olmuştur. Yargı iktidardan bağımsız olması gerektiği gibi tüm ideolojilerden de bağımsız olmalıdır" denildi.

Bölge Baroları Adli yılın açılışı ve 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Diyarbakır'da Adliye binası önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya çok sayıda avukat katılırken, "Em te ji bîn nakin" yazılı Tahir Elçi pankartı acildi. Muş Baro Başkanı Feridun Taş, ilk kez adli yıl açılışında Tahir Elçi'nin bulunmadığını ifade ederek, "Zalimler Tahir Elçi'yi aramızdan çekip aldılar. O günden bu yana her Cuma faillerin ortaya çıkması için eylem içindeyiz" dedi. Tahir Elçi'nin haklının hakkını arayan bir avukat ve cesur bir aydın olduğunu ifade eden Feridun, "Tahir Elçi'nin faillerinin ortaya çıkması için elimizden gelen çabayı göstermek üzere buradayız. Bölge baroları ve meslektaşları bu dosyanın takipçisi olacaklar. Özellikle 1 Eylül'de yokluğunu hissediyoruz çünkü barış elçisi bir insandı" diye konuştu.

'Kentler yakılıp yıkıldı, halk evsiz bırakıldı'

Diyarbakır Barosu Başkan Vekili Ahmet Özmen ise "Tahir Elçi'nin katledilmesinin akabinde kentimizde aylar süren çatışmalar oldu. Kentler yakılıp yıkıldı halkımız göç etmek zorunda kaldı. Yurttaşlar başta yaşam hakkı olmak üzere bir çok temel hak ve özgürlüklerinden mahrum kaldı" dedi.

Türkiye'nin en temel açmazının Kürt sorunu olduğunu vurgulayan Ahmet, çözümün müzakerede olduğunu dile getirdi. Yeni adli yıla girilirken bu konuda olumlu bir gelişme yaşanmadığını ifade eden Ahmet, "OHAL rejimi her yönüyle devam etmekte. Suriye topraklarına yapılan askeri müdahale ile ülkemiz Ortadoğu savaş cenderesi içine mi giriyor diye endişeliyiz" vurgusunu yaptı.

'Adalete olan inanç azalıyor'

Her geçen gün adalete ve hukuk devletine olan inancın azaldığına işaret eden Ahmet, "İnsan haklarını hiçe sayan bir yılda adli yıl açılışını kutlama ile yapamıyoruz. Hukuk mücadelemizi hiçbir yılgınlığa mahal vermeden sürdüreceğimizi belirtiyoruz. Hukuk alanında yaşanan bu aykırılıkların ve gruplaşmaların yargı dışında bırakılması gerekmektedir. Bu durum denetim prensiplerine aykırılık teşkil etmektedir. Bu uygulamalara bir an önce son verilmelidir" dedi.

Avukatlık ilkelerinin neredeyse tümden yok sayıldığının altını çizen Ahmet, "Ülkemizde yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı hep sorunlu bir alan olmuştur. Yargı iktidardan bağımsız olması gerektiği gibi tüm ideolojilerden de bağımsız olmalıdır" şeklinde konuştu.

(sg/gc)