Beritan Canözer/JINHA

AMED - Özyönetim açıklamasına katıldığı için gözaltına alınan ancak farklı bir suçlamadan tutuklanan Türkan Uzan Avşin, biri 18 aylık diğeri 3 yaşında olan iki çocuğuyla birlikte Diyarbakır'dan sürgün edildiği Gebze Kadın Kapalı Cezaevi'nde sağlıksız koşullarda kalıyor. Çocukları için endişe duyduğunu belirten Türkan, "Çocuklarımla burada nasıl yaşayacağım" diye soruyor.

Yenişehir Belediyesi Meclis üyesi Türkan Uzan Avşin, 21 Ocak 2016 tarihinde özyönetim ilanı açıklamasında yer aldığı gerekçesiyle evine yapılan baskın sonucu gözaltına alınarak tutuklandı. Biri 18 aylık diğeri 3 yaşında olan iki çocuğuyla birlikte Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderilen Türkan, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde yaşanan firarla birlikte bu kez Gebze Kapalı Kadın Cezaevi'ne sürgün edildi. Yetişkin insanların bile koşullarına katlanamadığı cezaevinde iki çocuğuyla yaşam mücadelesi veren Türkan'ın tek tedirginliği çocuklarının sağlıksız ortamda büyümeleri.

'Çocuklarım cezaevi koşullarında yaşayamaz'

Sürgün esnasında ring ile götürülen Türkan, yolculuk boyunca birçok zorluk yaşadığını söyledi. Özyönetim ilanında yer aldığı gerekçe gösterilerek tutuklanan Türkan, üniversite okuduğu dönemlerde katıldığı eylem ve etkinlikler nedeniyle kendisine açılan soruşturmadan 3 yıl, 2 ay ceza aldı. Dışarıda çocuklarına bakabilecek kimsenin olmamasından ve çocuklarının henüz küçük oluşundan kaynaklı yanına almak zorunda kaldığını dile getiren Türkan, yaşadıkları zorlukları avukatı aracılığı ile ajansımıza iletti. Çocuklarıyla beraber cezaevinde yaşam zorlukları çektiğini belirten Türkan, "3 aydır tutukluyum ve çocuklarımla beraber cezaevindeyim. Çocuklarım henüz çok küçük ve cezaevinde yaşayabilecek yaşta değiller. Birçok ihtiyaçları oluyor ve karşılamakta sıkıntı yaşıyorum. Cezaevi yönetimi çocuklarım için oyuncak bile getirmiyorlar. Her konuda bize zorluk çıkarıyorlar" dedi.

'Havalandırmaya gelen kuşlarla konuşuyorlar'

Türkan, yargılandığı iki dosyanın daha olduğunu ve onların da onaylanması koşulunda belki de yıllarca cezaevinde kalacağına dikkat çekerek, "Çocuklarıma kim bakacak? Bensiz durmuyorlar ve henüz çok küçükler. Koğuşun havalandırmasına gelen kuşlara 'gidin oynayın, bizim oyuncağımız yok bari siz gidin annenize' diyorlar. Küçük oğlum Egîd her şeyi çok iyi anlamasa da büyük oğlum Robin her şeyi anlıyor ve sürekli buradan gitmek istediğini söylüyor. Çocuklarım henüz çok küçük ve oyalanacakları tek şey oyunken oyun oynayabilecekleri hiçbir şey yok. Leğene ip bağlıyorum ve onları içine sokup leğeni çekiyorum. Bu tür şeylerle onları oyalıyorum, oyuncak yapmaya çalışıyorum ama yeterli olmuyor. Burada hastalanmalarından tedirgin oluyorum. Kendim için hiçbir şey düşünmüyorum. Biz bile bu şartlarda zorlanırken çocuklar nasıl zorlanmasın? Sadece benim de değil, cezaevinde büyümek zorunda bırakılmış onlarca çocuk var. Birilerinin buna dur demesi gerekiyor" ifadelerinde bulunuyor.

'Özyönetimden yargılandım başka bir suçtan ceza aldım'

Özyönetim ilanında yer aldığı gerekçesiyle tutuklandığını dile getiren Türkan, son olarak şunları belirtti: "Ben belediye meclis üyesiyim ve halkın talebi neyse onu savunmak ve o talebi yerine getirmek zorundayım. Açıklamada tesadüfen bulundum ama bunu suç olarak görmüyorum. Bunun için yargılandım ama çok başka bir sebepten ceza aldım. Çocuklarımla burada nasıl yaşayacağım? Cezaevinde kalan çocuklara en azından oyuncak verilsin ama o bile verilmiyor. Dört duvar arasında olduğumuz yetmiyor, her şeyimiz kısıtlanıyor. Kantinden her istediğimizi alamıyoruz, dışarıdan ailelerimizin gönderdiği her şey alınmıyor. Bunun için birileri bir şeyler yapsın. Günlerdir açlık grevinde olan tutuklular var fakat hiçbir şekilde olumlu yaklaşılmıyor."

(mg)