JINHA

ANKARA - Avukat Çağrı Gonca Gönül’ün geçen sene intihar ettiği iddia edilen olaya ilişkin, eski emniyet amiri eşi Ertan Gönül hakkında “kasten öldürme” iddiasıyla açılan davada tanık olarak dinlenilen acil tıp teknisyeni, başına sıktığı iddia edilen silahın sırt üstü düşmüş olan Gonca’nın göğsünde bulunduğunu söyledi. Tanık, Gonca’nın göğsünde, vücudunda, elinde ve silahta kan lekesi görmediğini söyleyerek, “Sadece başında vardı” dedi.

Avukat Çağrı Gonca Gönül’ün, 23 Ocak 2015 tarihinde başına kurşun sıkarak intihar ettiği iddia edilen olayda, eski emniyet amiri eşi Ertan Gönül hakkında “eşe karşı kasten öldürme” iddiasıyla dava açıldı. İddianameye ve tutanaklara göre, Gonca’nın üzerinde atış artıklarına rastlanmadı. Tutanaklara ve adli tıp raporuna göre, Gonca’nın ölümüne neden olan silah 9 mm ve yaklaşık 1,5 kilo ağırlığında. “Kasten öldürme” iddiasına yol açan bulgulardan biri de merminin kafasına dik bir şekilde değil, yukarıdan girerek, aşağı yöne doğru çıkıyor olması.

Yalnızca parmak ucu tetikteydi

Rapora göre, Gonca’nın yalnızca parmak ucu tetikteydi. Ellerinde kan lekesine de rastlanılmayan Gönül’ün kendini vurduğu iddia edilen tabancanın yatak üzerinde şarjörsüz bulunduğu belirtildi. Ayaktayken kendini vurduğu iddia edilen Gonca, sırt üstü uzanmış bir halde eli göğsünde silahı tutarken bulundu.

Gonca’nın babası eski cumhuriyet savcısı Mustafa Kelkit’in deliller neticesinde suç duyurusunda bulunmasıyla açılan davanın üçüncü duruşması bugün Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada, olay günü aranan ve Gonca’ya ilk müdahaleyi yapan ambulanstaki acil tıp teknisyenleri tanık olarak dinlenildi. Ayrıca sağlık ekiplerinin merkez ile yaptığı görüşme kayıtları da mahkemeye ulaştı.

‘Silah göğsünde duruyordu’

Tanık Aynur C., olay günü evin olduğu Oran bölgesine çok yakın olduklarını ve arandıkları andan yaklaşık 4 dakika sonra olay yerine gittiklerini söyledi. Olay yerine gittiklerinde polislerin olmadığını ve odaya ilk girenin kendisi olduğunu belirten Aynur, “Yaralı, başı yatak odasının kapısına doğru olacak şekilde yatağın yanında sırt üstü yerde yatıyordu. Göğsüne doğru duran sağ elinde bir tabanca gördüm. Kalp masajı yapabilmek için tabancayı uç kısmından tutarak yatağın üzerine koydum. Bu sırada bir şahıs geldi ve doktor olduğunu söyleyerek yardım edebileceğini söyledi. Diğer arkadaşım Başak da geldi, yanıma geçti. Damar yolu açtık, kalp masajı ve ambu yaptık” diye anlattı.

Ertan’ın yeğenin silahı eline aldığı doğrulandı

Aynur, bu sırada silahtan bir ses geldiğini duyduğunu ve bir erkeğin silahla oynadığını gördüğünü söyleyerek, “’Ne yapıyorsunuz, silahı bırakın’ dedim. O da silahla biraz oynadı. Silahı, şarjörü bırakıp dışarı çıktı” dedi. Bir önceki duruşmada da, Ertan’ın yeğeni bir ara silahı eline aldığı ve 112 sağlık çalışanı tarafından uyarıldığı belirtilmişti.

‘Göğsünde, vücudunda, elinde kan lekesi yok’

Gonca’nın parmağının tabancanın tetiğinde olmadığını düşündüğünü aktaran Aynur, eğer olsaydı eline müdahale etmeden tabancayı alamayacağını belirtti. Mahkeme Başkanının tabancanın Gonca’nın eline sonradan konulmuş gibi bir hali olup olmadığı sorusuna ise Aynur, “Tam bilemiyorum. Tabancanın ucu karşıya doğru bakıyordu, kabzası ise maktulün eline doğruydu” diye yanıt verdi.

Silahta kan ve doku lekesi görmediğini aktaran Aynur, göğsünde, vücudunda ve elinde de kan lekesi görmediğini söyleyerek, “Dirseğinde de yoktu, sadece başında vardı” dedi. Aynur, Gonca’yı ambulansa bindirdikleri sırada polisin görmediğini söyledi.

‘Silahı bırak, dışarı çık’

Aynur’dan sonra bir diğer acil tıp teknisyeni Başak A. tanık olarak dinlenildi. Aynur’un anlattıklarını doğrulayan Başak, “Aynur Hanımın yatağa bıraktığı tabancayla oynayan birisini gördüm, yaklaşık 30 yaşındaydı. Ben şahsa ‘silahı bırak, dışarı çık’ dedim. Sonra yaralıyı sedyeye koyup indirdiğimizde üniformalı polisleri yeni gelmişken gördüm. 112’yi aradım, destek istedim. Acıbadem Hastanesi’ne götürdük” diye anlattı.

‘Dışarıdan biri geldi şüphesi duydum’

Bu sırada müşteki avukatı Ersoy Aytaç, “’Olay yerine polis gönderin, silahı saklamaya çalışıyorlar’ diye konuşma geçmektedir” diye tanığa soru yöneltti. Soruyu yanıtlayan tanık Aynur C. ise, “Ben dışarıdan birisi gelip yataktaki tabancayla oynaması üzerine şüphe duydum, ‘Burada polis yok, silahı saklamaya çalışıyorlar’ demiş olabilirim. Ambulansa koyup giderken polisleri görmedim, koyarken gelmiş olabilirler” diye konuştu.

ATK’den ayrıntılı rapor istendi

Müşteki avukatları, tanık beyanları ve CD çözümleri için süre talep etti. Mahkeme ise, silahın İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine karar verdi. İstanbul ATK’den, Gonca’ya ait raporlara, otopsi tutanağına, merminin giriş yaptığı yere, silahın hangi açıyla tutulup kurşunun hangi açıdan çıktığına, silahın kafayla tamamen bitişik haldeyken ateş edilip edilmediğine, intihar mı yoksa cinayet mi olup olmadığına ait bilgilerin kroki üzerinde işaretlenerek anlatıldığı raporun mahkemeye sunulması istendi.

Müşteki vekilleri için 1 haftalık süre verildi. Dosya, bu sürenin ardından ATK’ye gönderilecek. Duruşma, 12 Temmuz günü 09.40’a ertelendi.

Gonca boşanmak istiyormuş

Bir önceki duruşmada, olaydan yaklaşık 1 buçuk ay önce Gonca’yla buluşan kuzeni Ayşe Akdemir tanık olarak dinlenildi. Ayşe, görüşmede Gonca’nın mutsuz olduğunu, eşinin baskıcı olduğunu söylediğini belirterek, aldatıldığına dair delil bulduğu takdirde boşanmak istediğinden bahsetti.

Eski eşinin başına silah doğrultmuş

Ayrıca Ertan’ın, Gonca’dan önceki evliliğinin de anlaşmazlıkla son bulduğu ve benzer bir olay yaşandığı öğrenilmişti. İlk eşi avukat Sinem Kılıç da, soruşturma aşamasında verdiği ifadede, evlilikleri sırasında Ertan tarafından başına silah doğrultulduğunu ve sonra da koltuğa ateş ettiğini söyledi. Sinem, dava açıldıktan sonra Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne verdiği ifadesinde de savcılık ifadesini aynen kabul etti.

(sy)