Her çocuk için toplam 508 yıl ceza verildi, ancak sorumlular yargılanmadı!
18:07
JINHA
KARAMAN - Karaman'daki Ensar Vakfı ile KAİMDER’e bağlı yurt ve evlerde kalan 10 çocuğa cinsel istismarda bulunan öğretmen Muharrem B.’nin yargılandığı davada hakim kararın önceden verildiğini söylerken, avukatların, sorumluluğu bulunmasına rağmen müdahil olan Ensar Vakfı ve KAİMDER’le ilgili soruşturmanın genişletilmesi talebi reddedildi. Muharrem B. hakkında, her çocuk için ayrı ayrı olmak üzere 508 yıl 3 ay hapis ceza verildi. Sorumluların yargılanmadığı cinsel istismar davasında dosya kapandı.
Karaman'da Ensar Vakfı ve Karaman İmam Hatip Okulları Mezunları Derneği'ne (KAİMDER) bağlı yurt ve evlerde kalan 10 çocuğa cinsel istismarda bulunan öğretmen Muharrem B., 5 Mart'ta tutuklanmıştı. 10 çocuğun ailesinin yaptığı şikayet üzerine tutuklanan Muharrem B., "kasten yaralama", "Çocuğu müstehcen yayınları okumaya ve seyretmeye teşvik", "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı", "Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyet yoksun kılma" suçlarından yargılandı.
Dava, bugün Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. 10 çocuğun şikayetçi olduğu Muharrem B., cinsel istismar suçunu reddetti, evin Ensar Vakfı’na değil kendine ait olduğunu iddia etti. Avukatların Ensar Vakfı ve KAİMDER’le ilgili soruşturmanın genişletilmesine dair tüm talepleri reddeden mahkeme, sanık hakkında kararını açıkladı.
Her çocuk için ayrı ceza: 508 yıl
Mahkeme, Muharrem B. hakkında, 2012 yılından itibaren uygulanan her istismar için alt cezadan uzaklaşıp ayrı ayrı ceza verdi. Muharrem B.’ye toplamda 508 yıl 3 ay ceza verildi. Sanık Muharrem B.’ye cinsel istismar suçundan ayrı cezalar verilirken, başta Ensar Vakfı olmak üzere cinsel istismarda sorumluluğu bulunan hiçbir yetkili yargılanmadı. Avukatlar sorumluların müdahil olmasının, mahkemenin yalnızca ‘suçun bireyselliği’ni göz önüne aldığı ve Ensar Vakfı’nın aklanacağı ihtimali üzerinde duruyor.
Karar önceden verilmiş: Ensar müdahil, başkanı da avukat
Dava, bugün Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Gizlilik kararı bulunan ve saat 09.15'te kapalı oturum şeklinde başlayan yargılamada basın salona alınmadı. Hakim, davanın kararının baştan belli olduğunu söyleyerek, davanın seyrini belli etmiş oldu.
Davada, haklarında soruşturma yürütülen sorumlular Ensar Vakfı ile KAİMDER ile, vakfı savunarak cinsel istismar için “Bir kereden bir şey olmaz” diyen Sema Ramazanoğlu’nun bakanlığını yaptığı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının müdahilliği kabul edildi. Ensar Vakfı Başkanı Cenk Dilberoğlu da duruşmaya avukatlık cübbesiyle geldi.
Çok sayıda baro müdahil oldu
İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Karaman Barosu olmak üzere çok sayıda baro müdahillik talebi kabul edildi. Çocuk Hakları Koruma Derneği, Gündem Çocuk Derneği, İHD Ankara Şube Kadın Komisyonundan Saliha Şahin ve Çocuk Hakları Komisyonundan Hasan Erdoğan davaya müdahil oldu.
Salon boşaltılırken, müdahil olan avukatlar tek tek içeri alındı. Milletvekillerinin itirazı üzerine mahkeme heyeti, salondan 09.45'de ayrılıp duruşmaya ara verdi.
Çocukların ifadeleri önceden alındı
Karaman Barosu'na kayıtlı hiçbir avukat savunmayı kabul etmedi, ancak CMK gereği bir avukat güçlükle atandı. Tutuklu sanık Muharrem B. ise, Ereğli Cezaevi'nden güvenlik nedeniyle getirilmeyerek, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim) sistemiyle bağlanacaktı, ancak ama daha sonra duruşma salonuna gizlice getirildi. Daha önce yapılan ön duruşmalarla çocukların yaşadıkları anlattığı sırada çekilen görüntü ve ses kayıtları, duruşmada Muharrem B.'ye soruldu. Çocukların ifadesi okunduğu sırada, salonda bulunanlar dışarı çıkmak zorunda kaldı.
Çocukların önünde yargılanmak istedi!
Savunmasında, daha önce itiraf ettiği suçlamaları kabul etmediği söyleyen Muharrem B.’nin, iyi bir eğitimci olduğunu iddia ederek, "Ben yapmadım, polisler çocukları yanlış yönlendirmiş" dedi. Emniyette baskı altında verdiği ileri sürdüğü ifadeleri kabul etmediğini söyleyen Muharrem B., "Polis bana 'Sen burada anlat, sen ceza almazsın' dedi. Ben de anlattım" iddiasında bulunarak beraatını istedi. 10 çocuğun şikayetiyle cinsel istismarla suçlanan Muharrem B., çocuk ve ailelerin bulunduğu bir ortamda yargılanmak istediğini söyledi, salondan tepkiler yükseldi.
Muharrem B. de Ensar’ı korudu
İddianamedeki ifadesinde, istismarın Ensar Vakfı’na ait evde yaşandığını söyleyen Muharrem B., mahkemede evin kendine ait olduğunu iddia etti. Mahkemenin aldığı maaşın yeterli olmadığını, evin kirasını nasıl ödediğine dair sorduğu soruya ise cevap vermedi. Mahkeme ise, üzerine gitmedi. Muharrem B.’nin rahat tavırlar sergilediği görüldü.
Öğretmenler: Duymadık, bilmiyoruz!
Sanığın Muharrem B. ifadesinin ardından görev yaptığı Gazi Mustafa Kemal İlkokulunun müdürü Ayhan Yılmaz, müdür yardımcıları Fikret Çelik ve Mustafa Türk, rehber öğretmen Süheyla Kahvecioğlu ile mağdur çocuklardan bazılarının öğrenim gördüğü Karaman İmam Hatip Ortaokulu müdürü Ziya Güler, müdür yardımcıları Ramazan Taş, Mehmet Üzüm'ün tanık olarak ifadeleri alındı.
Tanıklardan Karaman İmam Hatip Ortaokulundan öğretmenler yazılı ifadelerinin aksine KAİMDER ve ENSAR Vakfı adını kullanmayarak, “Görmedik, duymadık, bilmiyoruz" iddiasında bulundu. Tanıklar, sanık Muharrem B.’nin “bay” ve “bayanlara” karşı saygı değer tutumu olduğunu iddia etti, akıllara ‘saygın tutum’ indirimi için verilen ifadeler geldi.
Eşi de tanıklık yaptı
Mahkemede tanık olarak dinlenen sanık Muharrem B.'nin eşi H.B. ise boşanma davalarının sürdüğünü belirterek, "Boşanma davamız sürüyor. Bu olaylar ortaya çıkmadan evden ayrılmıştım. Evdeki adamla, dışarıdaki adam bir değil. Çok farklıydı. Bana çok kötü davranıyordu" dedi.
Avukatların talebinden önce mütalaa
Tanıkların dinlenilmesinin ardından hakim, müdahil vekillerinin beyanlarını ve soruşturmanın genişletilmesi taleplerini almadan savcıdan mütalaa vermesini istedi. Avukatlar sözlerinin ve sorularının kesilmesine itiraz ederek, hukuka uygun bir yargılama talep etti. Ancak hakim dinlenilmedi. Daha sonra mütalaaya karşı müdahil vekillerinin beyanları alındı. Avukatlar Ensar Vakfı ve KAİMDER ile birlikte İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Valilik, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve olayın yaşanmasında sorumluluğu bulunanlarla ilgili soruşturmanın genişletilmesini talep etti. Mahkeme, soruşturmanın genişletilmesi talebini reddetti.
Her çocuk için ayrı ceza: 508 yıl
Mahkeme, Muharrem B. hakkında, 2012 yılından itibaren uygulanan her istismar için alt cezadan uzaklaşıp ayrı ayrı ceza verdi. Muharrem B.’ye toplamda 508 yıl 3 ay ceza verildi.
Sorumluluğu bulan vakıf aklandı mı?
Cinsel istismarda ihmalleri ve sorumluluğu bulunan vakıf ve dernekteki görevlilerin için de soruşturma sürüyordu. Ancak bugün, soruşturma açılması gereken sorumlular davaya müdahil oldu. Avukatlar sorumluların müdahil olmasının, mahkemenin yalnızca ‘suçun bireyselliği’ni göz önüne aldığı ve Ensar Vakfı’nın aklanacağı ihtimali üzerinde duruyor. Ensar Vakfı ile KAİMDER’e dava açılması bekleniyor.
İki mağdur avukatı Ensar’la ilişkili
Öte yandan, duruşmadan çıkan ve adının Şamil Aslan olduğu öğrenilen bir “mağdur” avukatının Ensar Vakfı’nın İstanbul kurumlarıyla ilişkisi olduğu ve aileleri parasız olarak savunduğu öğrenildi. Bir diğer mağdur avukatı Mahmut Uğurlu’nun ise, Ensar Vakfı Başkanı Cenk Dilberoğlu’nun ortağı olduğu öğrenildi.
Dava boyunca yaşananlar: ‘Tecavüzcü Ensar’ı aklama
Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen çocuk istismarı davasına müdahil olmak için HDP milletvekilleri Dilan Dirayet Taşdemir ve Mizgin Irgat, CHP Milletvekili Lale Karabıyık, Gaye Usluer, Candan Yüceer başta olmak birçok milletvekili takip etti. Duruşma başlamadan önce çocuk hakları alanında çalışan sivil toplum örgütleri ve ülkenin pek çok kentinden gelen kadın dernekleri davaya müdahil olmak istedi, ancak siyasi partiler başta olmak üzere reddedildi.
Duruşma başlangıcında salon önünde tartışma çıkarken, “Tecavüzcü Ensar’ı aklama” diye slogan atıldı. Kadın örgütleri, “Kadın örgütlerinin temsilcilerinin sendikaların katılımı kabul edilmezken Ensar neden kabul ediliyor?” diye sorarken, vekiller ise halktan ne saklanıyor?” diye tepki gösterdi.
‘Failden müdahil olmaz’
Çocukların, vakfa ve derneğe bağlı ev ve yurtlarda cinsel istismara uğramasının ardından Ensar Vakfı ve KAİMDER’in müdahilliğinin kabul edilemeyeceğini söyleyen CHP PM Üyesi avukat Sera Kadıgil ise, “Aynı istismarla ilgili haklarında soruşturma devam eden iki kurum nasıl müdahil olabilir? KAİMDER ve Ensar'ın müdahillik talepleri asla kabul edilemez. Bu suçun diğer soruşturma dosyasındaki şüphelileridir bunlar” dedi.
HDP Kadın Meclisi de resmi Twitter adresinden, "Fail, ihmali, sorumluluğu olan, yargılanması gereken KAİMDER, Ensar Vakfı ve ASP Bakanlığı müdahil oldu. Tecavüzü aklatmayacağız. Bu kurumların yeri müdahil değil sanık sandalyesidir. Failden müdahil olmaz. Karaman'dayız, tarafız, çocukların anındayız" diyerek tepki gösterdi.
AKP’li vekillerden adliye önünde de ‘koruma’
AKP Milletvekilleri ise dava devam ederken Ensar ve KAİMDER’i koruyarak adliye önünde 'suçun bireyselliği' kararını açıkladı. “Bu tür durumları siyasi istismara müsaade etmeyeceğiz diyen AKP’li vekile kadınlar, “Önünde durarak zaten istismar ettiniz. Önünde durdunuz. Vakfı yargılayın, inanlım” diye tepki gösterdi.
‘Ensar'ı kadınlar kapatacak’
Şehir dışından gelen sivil Toplum örgütleri Karaman Adliyesi önünde eylem yaptı. Yüzlerce kişinin katıldığı eyleme, Ankara Kadın Platformu temsilcileri, HDP'li kadınlar, KESK üyeleri, Haziran Hareketi, Nar Kadın Dayanışma gibi birçok kadın örgütü, sendika üyesi ve siyasi parti temsilcileri katıldı. "Tecavüzcüleri aklatmayacağız" pankartı açılarak, "Bakanlık istifa etsin", "Kadınlar istismarı durduracak" dövizleri taşındı. Sık sık, "Ensar'ı kadınlar kapatacak" sloganları atılırken, gelen örgütlerin temsilcileri kısa konuşmalar yaptı.
Valilikten olağanüstü hal
Karaman Valiliği, davanın devam ettiği süre boyunca Karaman il sınırları içerisinde her türlü toplanma, basın açıklaması, toplantı, gösteri yürüyüşü, miting, oturma eylemi, stant açma, çadır kurma vb. etkinliği yasakladığını açıkladı. Ayrıca kente girmek isteyen kadınlarda bir çok açıdan engellendi.
(de/sy)