'Gizlilik kararlarıyla gerçeğe ulaşmak isteyenler engelleniyor'

09:03

Şehriban Aslan / JINHA

AMED - Meslek hayatı boyunca çok sayıda cinsel istismar davasına bakan avukat Reyhan Yalçındağ, bunun bir sistem sorunu olduğunu belirterek, kapalı eğitim sisteminin cinsel istismara zemin hazırladığını söyledi. Dosyalara getirilen gizlilik kararını da eleştiren Reyhan, "Hakim, savcı, avukat onlara hizmet etmek zorunda olduğu için gerçeğe ulaşmak isteyenlere engel olunuyor" dedi.

Karaman'da Ensar Vakfı'nda çocuklara cinsel istismarın ortaya çıkmasının ardından, yine Karaman'da ve farklı kentlerde eğitim kurumları ve dışında cinsel istismar haberleri arttı. Bingöl, Lice, Kulp ve birçok kentte cinsel istismar suçunu işleyenlerin serbest bırakıldığı ya da sadece birkaçının tutuklandığı soruşturmalara gizlilik kararı getirilirken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu da Ensar Vakfı'ndaki cinsel istismar için "Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz" şeklinde açıklama yapmıştı.
Uzun yıllardır bölgede avukatlık yaparken cinsel istismar dosyalarına bakan avukat Reyhan Yalçındağ, ailelerin bu konuda çok dikkatli olması gerektiğini ve kapalı eğitim alanlarının cinsel istismara zemin olarak hazırlanmasından vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.

'Çocuklar için gece saatleri önemlidir'

Reyhan, cinsel istismarın bir sistem sorunu olduğunu ve AKP hükümetinin hızla iktidar alanlarını eline aldığını belirterek, "Bütün demokratik ilkeleri ayaklar altına alması halinde bu eğitim alanlarına da tezahür etti. İslami ideoloji dayatmak yerine özgürlükçü bir anlayışla çocukların eğitim görmesini öngören bir devlet sisteminde kapalı mekânlar içerisinde bir eğitim alanına rastlamazsınız. Gelişmiş ülkelerde çocukların psikolojik, bireysel ve kendi gelişimlerini tamamlamak için ailelerinin yanında kalır özellikle gece saatleri çocuklar için önemlidir. Fakat Türkiye'de son derece hızlı gelişen bir trend var. Pedagoglar, avukatlar, çocuk gelişim uzmanları olayların neden artış gösterdiğini araştırmalıdır. AKP'nin kendi bakış açısı ve ideolojik tutumunun sonuçlarından biri de eğitim alanlarındaki mekânsal durumla alakalı yarattığı sistemdir" dedi.

'Kaloriferci çocuklara ders veriyordu'

Yıllardır çocuk istismarı dosyalarını takip ettiğini belirten Reyhan, son yıllarda çocukların öğrenci yurtlarında öğretmenleri tarafından cinsel istismara maruz kaldığı soruşturmaları gördüğünü söyledi. Avukatlığını yaptığı bir cinsel istismar davasını anlatan Reyhan, "Midyat'ta erkek öğrenci yurdunda çocuklar din dersi öğretmeni tarafından aylarca cinsel istismara maruz kalmıştı. Orada öğretmenlik yapan kişi bildiğimiz anlamda öğretmen değildi. Ne üniversite okumuştu ne formasyonu olan biriydi, ne de ilahiyat mezunu ve din dersi öğretmeni değildi. Kaloriferci olarak işe alınan fakat çocuklara sözüm ona boş saatlerde Kuran dersi öğreten kişi olarak bilinen biriydi. Çocuğu kapalı eğitim alanlarına terk etme ve çocuğu korunaksız bırakma, belirli saatler içerisinde okul dışına çıkması gerekirken aynı mekân içerisinde idarecilerle, öğretmenlerle, personellerle aynı mekânda bırakma bu olaydaki gibi sosyal bozukluklar yaratır" sözlerini kullandı.

'Tecavüzcüler sahipleniliyor'

Ailelerin, iktidarın kendi çocukları için yarattığı sosyal, ekonomik, psikolojik düzeni ve kendi çocuklarına reva görülen yaşam koşullarını karşılaştırılması gerektiğini vurgulayan Reyhan, "Bu mukayese edilmedikçe bunun önü alınamaz. Maddi durumu iyi olmayan aileler çocuklarını zorda kaldıkları için yurda ve yatılı okullara gönderiyor. Çocukların kaldığı yerlerde hijyenden tutun da güvenliklerine kadar birçok eksik var. Bir diğer önemli unsur ise, 'hepimiz Ensarız' ne demek? Bu, 'hepimiz tecavüzcü müyüz' anlamına mı geliyor. Kalkıp, 'ne olmuş ki, çok fazla hizmetleri var, bir kere tecavüzden ne çıkar' diyen bir kadın bakan, siz de bir kere istifa edin ne olacak ki? Bırakın Türkiye'de özür dilemeyi, insanlar mı ölüyor, insanların yaşadığı tarihi yerler mi kamulaştırılıyor kimsenin umursadığı bile yok" ifadelerini kullandı.

'Dosyalara ulaşamıyoruz'

Son olarak cinsel istismar davalarına getirilen gizlilik kararlarına değinen Reyhan, "Örneğin Kulp'ta 14 yaşındaki zihinsel engeli çocuğa yapılan istismar davasına gizlilik kararı verilmiş. Dosyaya erişmek isteyen avukat arkadaşımız dahi ulaşamadı. Hakim, savcı, avukat onlara hizmet etmek zorunda olduğu için gerçeğe ulaşmak isteyenlere engel olunuyor. Bir yandan kamu ayağı kör, sakat bırakılmak isteniyor ve basınla alakalı yasak getiriliyor. AKP en ufak bir eleştiriyi iktidara yönelik algılıyor. İnsanlık tarihine kara bir leke olarak geçen Ensar Vakfı'nın evlerinde yaşanan olayları üstleniyor. Bir sistem sorunu var ve bu zihniyetle baş etmek için çocuk istismarına zemin hazırlayan kapalı eğitim sisteminden derhal vazgeçilmesi gerekiyor" dedi.

(gc)