Değer'in katili indirim peşinde: Tacizden aklayın cinayetin hesabını vereceğim!
15:06
JINHA
İSTANBUL- Müzisyen Değer Deniz'i işkence ederek katletme suçundan yargılanan C.M. 3. duruşmada cezai indirimleri alabilmenin yollarını aradı. C.M , "Beni bu yüz kızartıcı suçtan aklayın. Cinayetin hesabını Rabbime vereceğim" dedi.
Beyoğlu'ndaki evinde 5 Mayıs 2015 tarihinde boğularak öldürülmüş halde bulunan müzisyen Değer Deniz'in katil zanlısı C.M'nin yargılandığı davanın üçüncü duruşması görüldü. İstanbul 1'inci Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanık C.M. cezaevinden getirilirken, Değer'in ailesi, Kadın Cinayetlerini Duyuracağız Platformu üyeleri ile Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı üyeleri de katıldı. Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı Avukatı Ceren Cansu Akkaya, davaya müdahil olma talebini mahkemeye iletti ancak işlenen suçtan doğrudan zarar görmediği gerekçesiyle bu talep reddedildi.
'Kardeşim Değer Deniz adını duyunca panik oldu'
Değer Deniz'in müdafisi Orhan Deniz, katil zanlısının iyi hal ve ağır tahrik indirimlerinden faydalanmaması için başlatmış oldukları imza kampanyası kapsamında toplanan 24 bin 600 imzanın verilerini dosyaya sundu. Duruşmada ilk olarak katil zanlısı C.M'nin ablası Havva Eyigün, dinlendi. Havva, katil zanlısının cinayeti işlediği gecenin sabahında eve geldiğini belirterek, "Sabah ben uyurken eve gelmiş. Eşim kapıyı açmış uyandığımda evdeydi. Üzerini değişmiş elbiselerini kirli sepetine atmıştı. Uyuşturucu kullandığı çok belliydi. Zaten her türlü uyuşturucuyu kullanır ve satardı. Akşam haberlerde Değer Deniz'in katledildiği söylendiğinde panik oldu ne yapacağını bilemez halde arka odaya gidip üzerini değişirdi. Kardeşimin Değer'i daha önceden tanıdığını sanmıyorum hiç ismi geçmemişti. Hemen sonrasından polisler gelerek bizi karakola götürdü" dedi.
'Uyuşturucu kullanıyordu'
Katil zanlısının akrabası İsmail Görgüç de cinayet sabahı katil zanlısının 07.00 sıralarında eve geldiğini belirterek, "Elinde bir klarnet kutusu vardı. İçine baktım içinde bir klarnet vardı. Sorduğumda Beyoğlu'nda küçük çocuklardan aldığını söyledi. Sonra işe gittim. Akşam geldiğimde klarnet kutusu boştu. Sordum 'sattım' dedi. Sonra haberleri izlerken Değer Deniz'in katledildiğini duyduk. Panik oldu ve korku içinde elbiselerini değiştirmeye gitti. Sonra polisler gelip onu götürdü. Uyuşturucu kullanıyordu ve satıyordu" diye konuştu. Tanıkların ifadeleri alındıktan sonra, mahkeme heyeti tanıkların ilk duruşmada vermiş oldukları ifadeleri okuyarak çelişkili olduğunu ifade etti. Bunun ardından Değer Denizin avukatı Hülya Gülbahar çelişkili beyanların zapta geçmesini talep etti.
'Beni bu yüz kızartıcı suçtan aklayın'
Ayrıca katil zanlısının Değer Deniz ile bir arkadaşlığı olduğunu beyan etmesi üzerine Değer'in ev sahibi Mustafa Tanrıverdi'nin bir sonraki mahkemede tanık olarak dinlenmesini talep etti. Mahkemenin sonunda katil zanlısı konuşma güçlüğü çektiği gerekçesiyle mahkemeye bir mektup sundu. Zanlı cezai indirimleri alabilmenin yollarını aradığı mektubunda, "Değer'i taciz etmedim, hırsızlık yapmadım. Beni bu yüz kızartıcı suçtan aklayın. Cinayetin hesabını önce Rabbime sonra yüce mahkeme heyetine vereceğim. Ama beni bu yüz kızartıcı suçtan yargılamayın" ifadelerine yer verdi.
'Cihangir'den çaldım'
Son olarak Değer'in avukatı Hülya Gülbahar, 9 Kasım 2015 tarihinde gazetelerde yer alan ve içeriğinde katil zanlısının eşi ile yapılan röportajın yer aldığı gazete kupürünün delil olarak kabul edilmesini talep ederek, bir kopyasını mahkeme heyetine teslim etti. Söz konusu haberde, katil zanlısının eşinin ifadelerine göre, zanlı cinayetten bir gün sonra eşi ile bir parkta buluşarak elindeki telefonu gösterip telefonu Cihangir'deki bir evden çaldığını ifade ediyor.
Ara kararını veren mahkeme heyeti duruşmayı 29 Mart'a ertelendi.
(sg/ck/gc)