Dilan Kortak'ın otopsi raporu infazı kanıtlıyor: 25 kurşun
09:03
Ceren Karlıdağ/ JINHA
İSTANBUL- İstanbul'un Sancaktepe ilçesinde polis tarafından yapılan baskın sırasında katledilen Dilan Kortak'ın avukatları, otopsi raporunun Dilan'ın infazını kanıtlar nitelikte olduğunu belirtti.
Dilan Kortak, 4 Aralık 2015 tarihinde İstanbul'un Sancaktepe ilçesine bağlı Atatürk Mahallesi Dumanlar Sokak'taki dört katlı bir apartmanın ikinci katındaki adrese polis tarafından düzenlenen baskında vurularak katledildi. 20 yaşındaki Dilan'ın katledilmesi medyaya 'çatışma sırasında vuruldu' şeklinde yansıdı ve olayın ardından dosyaya gizlilik kararı getirildi. Kortak ailesinin avukatları Bülent Aşa ve İlknur Alcan dosyaya getirilen gizlilik kararının delilleri karartma yönünde olduğunu belirterek yalnızca dosyayla ilgili Dilan'ın otopsi raporuna ulaşabildiklerini belirtti. Dilan'ın otopsi raporunun ise infazı kanıtlar nitelikte olduğunu belirten avukatlar ayrıca olay yerinde yaptıkları incelemelerin "çatışma vardı" söylemlerini de çürüttüğünü ifade etti.
'Dosyanın ayrılması gerekiyor'
Dilan Kortak'ın katledilmesine ilişkin yürütülen dosyaya gizlilik kararı getirildiği için pek çok belgeye ulaşamadıklarını fakat daha sonra yaptıkları girişimler sonucu yalnızca adli tıp raporunu alabildiklerini söyleyen Avukat Bülent Aşa, "Gizlilik kararları sonucu müvekkillerimize etkili bir hukuki yardımda bulunma hakkımız elimizden alınıyor. Normalde mağdur tarafın dosyasının ayrılması gerekiyor. Bu bir memur suçudur. Dosyanın memur suçlarına bakan savcıya gönderilmesi gerekiyor" dedi.
'25 adet mermi girişi yarası var'
Dilan'ın adli tıp raporunun ise infazı kanıtlar nitelikle olduğunu vurgulayan Bülent, "Raporda 25 adet mermi giriş yarası var. 21'i öldürücü nitelikte. Atışlardan biri bitişik yakın mesafeden. Kulak hizasından sıkılmış. Diğer mermiler elbiseli bölgeye geldiği için kesin atış mesafesi belli değil. İncelemeler devam ediyor. Bu mermilerin isabet ettiği bölgelerin 16'sı sırt bölgesi, 2 tanesi bel bölgesi, 1 kulak, 1 leğen kemiği şekilde. Sırt bölgesine hedef alınması bile bunun yargısız infaz olduğunu gösteriyor" diye ifade etti.
'Evin diğer odalarında bir tek mermi izi yok'
Geçtiğimiz hafta olay yerinde de incelemeler yaptıklarını söyleyen Bülent, "Basına 'çatışma var' diye yansıdı ama bütün mermi çekirdeklerini Dilan'ın bulunduğu odada var. Evin diğer odalarında bir tek mermi izi yok. Ayrıca tanıklıklarımızın belirttiğine göre operasyon öncesinde mahalleye giriş çıkışlar kapatılmış. Evde normalde Dilan'la birlikte kalan evli bir çift de var. Ama özellikle Dilan'ın evde yalnız olduğu bir saat seçilmiş. Aynı yöntemle katledilen 5 kadının hepsi evde sağ yakalanma durumu varken infaz edildi" diye konuştu.
'Bütün atışlar sırt bölgesine'
Temmuz ayından bugüne kadar metropollerde 5 kadın devrimcinin, üç gün önce ise Silopi'de 3 Kürt kadın siyasetçinin aynı yöntemle katledildiğini hatırlatan Avukat İlknur Alcan ise, "Dilek Doğan olayında 'çatışma var' denildi ama görüntüler infaz edildiğini kanıtlıyor. Yeliz ve Şirin için de aynısını söylediler ama avukatların incelemelerine göre kadınların yakın mesafeden katledilmesi, yaralıyken işkence görmeleri, Şirin'in göğsüne, cinsel organına ateş edilmesi infazın belirtileridir. Dilan'a yönelik bütün atışların ise sırt bölgesinden yapıldığı ve tüm çıkışların da ön bölgeden olduğu görülüyor. Özellikle sırt bölgesine ve hayati organlarını hedef alınacak şekilde ateş edilmiş. Kurşunların 25'i yakın mesafeden olmak üzere 21'i hayati bölgelere yönelik. Sağ göğüs ve sol göğüste alttan ve üstten ateş edilmiş. Kulak arkasından ateş edildiği için 1 mermi alnından çıkmış. Olay yerinde de inceleme sonucu çatışma olmadığı izlenimledik. 3 gün önce yaşanan olayda da kadın yurtseverlerin yaralıyken katledildiğini ve otopsiye giren avukat arkadaşlarımızın söylediklerine göre ise vücutlarında çok sayıda mermi olduğunu ve taranarak infaz edildiklerini öğrendik" dedi.
'Kadınlar hedef alınıyor'
Kadınlara yönelik infazın yeni bir yöntem olmadığını belirten İlknur, "Polislerin eğitiminde öğretilen 'Önce kadınları öldürün' oluyor. Çünkü önce kadınlar katledilerek topluma bir mesaj verilmek isteniyor. Tüm bu olaylara baktığımızda devlet şiddetinin arttığı durumlarda kadınların hedef alındığını görüyoruz" diye belirtti.
'Gizliliğin kaldırılmasını istiyoruz'
"Biz avukatlar olarak hem mağdur olduğumuz hem müvekkillerimizin sanık olduğu tüm dosyalarda gizliliğin kaldırılmasını istiyoruz" diyen İlknur, dosyalara getirilen gizlilik kararının delillerin karartılmasına yönelik olduğunu söyledi. Delillerin karartılarak, toplumsal algının başka yöne çekilmeye çalışıldığını ifade eden İlknur, "Biz ÖHD İstanbul Şubesi Avukatları olarak Dilan Kortak dosyasının da diğer dosyalarında takipçisi olmaya devam edeceğiz" dedi.
(gc)