Eren Keskin: Devlet cinsel işkenceyi savaş politikası olarak uyguluyor
09:00
Öykü Dilara Keskin/JINHA
İSTANBUL - Gözaltında yaşanan cinsel işkenceye dikkat çeken avukat Eren Keskin, "Devletin zihniyeti değişmedi. Devlet hala cinsel işkenceyi savaş politikası olarak uygulamaya devam ediyor" dedi.
AKP'nin aldığı savaş kararıyla Kuzey Kürdistan'da yaşanan saldırılar nedeniyle sivil yurttaşlar katledilirken, savaş politikasının sonucu olarak ta kadınlara cinsel işkence uygulanıyor. Bir devlet geleneği olarak devam eden cinsel işkence Kürdistan'da savaşın artmasıyla beraber yoğun olarak uygulanmaya başlandı. 90'lı yıllarda cinsel işkenceye uğrayan kadınların avukatlığını yapan Eren Keskin, devletin zihniyetinin hala değişmediğine dikkat çekerek, Türkiye'nin savaş suçu işlediğini vurguladı.
'Cinsel işkence savaş politikası olarak uygulandı'
Cinsel taciz ve tecavüzün işkence olduğunu söyleyen Eren, 90'lı yıllarda Kürdistan'da savaş politikası olarak uygulandığını ifade etti. "Kadın bakireyse ilk 7-10 gün arası rapor alması gerekiyor, eğer bakire değilse ilk 48 saat içinde rapor alınması gerekiyor. Eğer fiziksel rapor alamazsa, psikolojik rapor alması gerekiyor" diyen Eren, "Bu raporların ATK'den alınması isteniyor fakat ATK bir devlet kurumu bizler bağımsız doktorlar tarafından verilecek raporların geçerli sayılmasını istiyoruz" ifadelerinde bulundu. Mardin'de gözaltında tecavüze uğrayan Ş.A. davasında AİHM'nin Türkiye'yi, bağımsız doktor raporu olmadığı için mahkûm ettiğini hatırlatan Eren, bu karara rağmen Türkiye'nin bağımsız doktor raporunu kabul etmemesine tepki gösterdi.
'1915'teki politikalar neyse bu gün de aynıdır'
Savaşın yoğun olduğu dönemde cinsel taciz ve tecavüzün yaygın bir işkence yöntemi olarak kullanıldığını kaydeden Eren, "Bugün şiddetin ve savaşın artmasıyla birlikte cinsel işkencenin gündeme geldiğini görüyoruz. Ekin Wan'ın bedeni teşhir edildi, bunu biz yıllar öncede gördük. Bu yaşananların hepsine şahit olmuştuk. Bugün yine aynı sürece geliyoruz. Bu da şunu gösteriyor ki devletten devamlılık esastır" dedi. 1915'teki politikalar neyse 90'lardaki, bugünkü politikaların da aynı olduğunu ve devletin zihniyetinin değişmediğini söyleyen Eren, "Son zamanlarda cezaevlerinde çıplak arama işkencesi, tecavüz tehditlerinin olduğunu duyuyoruz. Devlet hala cinsel işkenceyi savaş politikası olarak uygulamaya devam ediyor" diye konuştu.
'Türkiye savaş suçu işlemeye devam ediyor'
Cinsel işkencenin amacının bir suçu kabule zorlamak olduğunu kaydeden Eren, "Suçlu hiçbir zaman cinsel işkenceye maruz kalan kadınlar değildir. Suçlu onlara bu şiddeti uygulayanlardır. İşkenceye uğrayan kadınlar zaman kaybetmeden doktora ve avukata gitmelidir" dedi. Cenevre Savaş Hukuku Sözleşmesi'ne dikkat çeken Eren, "Cinsel işkencenin yapılması açık bir savaş suçudur. Türkiye bu savaş suçunu işlemeye devam ediyor. Kadına yönelik şiddet siyasi bir şiddettir. Kadınların siyasete katılımı son derece önemlidir. Bunu genel siyasetle bağlantısını kurarak yapmak gerekiyor" şeklinde konuştu.
(mg)