JINHA

ŞIRNEX - Cizre'de zırhlı araçtan açılan ateş sonucu hayatını kaybeden 12 yaşındaki Nihat Kazanhan davasının duruşması görüldü. Avukatlar "Organize bir suç var polisler birbirini koruyor" derken sanık M.N.G'nin tutukluluğunun devamına karar vereren mahkeme duruşmayı 11 Aralık'a ertelendi.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde 14 Ocak'ta evinin önündeki boş arazide arkadaşlarıyla oyun oynarken zırhlı polis aracından açılan ateş sonucu Nihat Kazanhan'ın (12) yaşamını yitirmesine ilişkin başlatılan davanın 3'üncü duruşması bugün Cizre 1'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Dava duruşmasında Nihat'ın ailesi ve avukatları hazır halde bunurken, tutuklu sanık M.N.G. ise tutuklu olarak bulunduğu Ankara Elmadağ Cezaevi'nden SEGBİS yoluyla duruşmaya katıldı. Davaya diğer yargılanan polislerden 4'ü operasyon görevinde oldukları gerekçesiyle davaya katılmazken polis Mehmet Emin Arslan ise Mardin Adliyesi'nden duruşmaya katıldı.

Mehmet Emin ifadesinde olay günü bölge trafikte görevli olduğunu belirterek, "Akşam yemeği için tank taburuna döneceğimizi sanıyordum. Fakat 3 zırhlı araçla Hayati Bilgin Karakolu'na geldik. Ben komiser Gürkan'ın içinde bulunduğu araçtaydım. Zırhlı araçtan Gürkan komiser indi ama nereye gittiğini bilmiyorum, hatırlamıyorum, görmedim" diye konuştu.

Polisin verdiği ifadeden sonra ise olay anında Nihat'ın yanında olan D.Y. (14) tanık olarak dinlendi. D.Y. ifadesinde polislerin önce çekirdek çitlettiğini daha sonra zırhlı aracın arkasına geçen bir polisin Nihat'a direk ateş açtığını söyleyerek, "Nihat daha sonra yer düştü. Yurttaşlarda hastaneye kaldırdı. Biz halen oradaydık zırhlı araçlardan bir tanesi sonradan geri döndü ve içinden kar maskeli bir polis çıkarak boş kovanları topladı. Kar maskeli polis, bizlere dönerek 'Hepinizi böyle gebertecem' şeklinde bağırdı bize" dedi.

'Yargılama Ceza Kurulunun kararına ters şekilde işliyor'

Alınan ifadelerin ardından avukatlar söz aldı. Nihat'ın aile avukatlarından Rojhat Dilsiz, soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yürümediğini belirterek, "Bu süreç içerisinde aşama aşama delil ve beyanlarımızı sunduk. İşlenen suçun sadece bir polis üzerinden değil de organize bir iş olduğunu ekip halinde yapıldığını ve doğalında ise yargılama sonucu tek bir polisin değil olay anında orada bulunan ve bu emri verenlerinde aynı şekilde yargılanmaları ve tutuklanmaları gerektiğini belirttik. Ceza kurulu da, suç esnasındaki tutumlar, delillerin karartılması göz önünde bulundurularak yargılama yapılması noktasında karar verdi. Ancak buna bakılmaksın yargılama işliyor" diye belirtti.

Rojhat, daha önceki polis ifadelerini hatırlatarak, "Tutuklu olarak bulunan M.N.G ifadesinde 'Olayın duyulmaması için aramızda ne yapabiliriz diye düşündük. Tutuklanmayacağımızı bildiğimiz için delilleri karatma girişimine girdik" demişti. Diğer polislerin ifadeleri de bu yönde ilerledi ancak beyanlara ilişkin herhangi bir şey yer almıyor. Yargı mekanizmasını yönlendirmeye yönelik hareketler devam ediyor" şeklinde konuştu.

Avukatların savunmalarının ardından ise mahkeme heyeti 20 Kasım'ı keşif günü olarak belirledi. Tutuklu sanık için tutukluluğunun devamına karar verilirken diğer yargılananların ise ifadelerinin alınmasına karar verildi. Dava 11 Aralık 2015 saat 09.00'a ertelendi.

Davanın ardından avukatlar adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Avukatlar adına açıklamayı gerçekleştiren Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi, ifade veren polislerin kendi meslektaşlarını korumaya yönelik ve gerçekliği yansıtmayan bir şekilde ifade verdiklerini belirterek, "Tanık olarak dinlenen D.Y ise olayı tüm çocuk saflığı ve doğruluyla anlattı. Bizim temennimiz ise yargılamanın adil ve etkin bir şekilde yapılmasıdır" dedi.

(dk/fk)