Sarya Gözüoğlu/JINHA

AMED - Diyarbakır'da bir mahkeme, 14 yaşındaki kız çocuğunun başına taşla vurarak bayıltan, cinsel saldırıda bulunan ve hamile kalmasına neden olan erkeğin 43.5 yıl hapis istemiyle yargılandığı davada 'saygın tutum' indirimi yaparak, 11 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Mahkeme bir buçuk yıldır açık olarak devam eden davanın karar duruşmasında ise ilginç bir şekilde 'yayın yasağı' getirdi.

Yargının çocuğu değil cinsel istismarcıyı koruyan 'indirimli' karar klasiklerine bir yenisi daha eklendi. Diyarbakır'da bir mahkeme, 14 yaşındaki kız çocuğunu başına taşla vurarak bayıltıp cinsel istismarda bulunan sanığın yargılandığı davada 'saygın tutum' indirimi yaparak ödül gibi ceza verdi. Mahkeme sanığa bir kıyak daha yaparak bir buçuk yıldan bu yana açık olarak devam eden ve herhangi bir kısıtlama kararı olmayan davanın karar duruşmasında 'yayın yasağı' verdi.

Kız çocuğunun 'ruh sağlığının bozulduğu' tespit edildi

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre; 2012 yılı Kasım ayında meydana gelen olayda, 22 yaşındaki şüpheli, 14 yaşındaki mağdureye cinsel istismarda bulundu. Mağdurun 8.5 aylık hamile olduğu ortaya çıkınca, çocuğun babası 2013 yılı Temmuz ayında şikayetçi oldu. Şikayet üzerine hastaneye sevk edilen çocuğun ruh sağlığının bozulduğu tespit edildi. Kız çocuğu doğum yaptıktan sonra bebeğin DNA karşılaştırmasında genotiplerin ana-baba-çocuk ilişkisi bakımından uyumlu olduğu saptandı. Gözaltına alınan şüpheli ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

'Çocuğun rızası tecavüzü hukuka uygun hale getirmez'

İddianameyi hazırlayan Cumhuriyet Savcısı, şüphelinin 14 yaşındaki mağduru rızasıyla kaçırması durumunda bile, bu konuda bir hakkın kullanılmasının söz konusu olamayacağını vurguladı. Savcı, mağdurun yaşının küçüklüğü dikkate alındığında çocuğun rızasının cinsel istismarı hukuka uygun hale getiremeyeceğini belirtti. Doğan bebeğin şüpheliye ait olduğuna dair bilimsel delillerin varlığına vurgu yapan Savcı, 'Beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde şiddet kullanarak çocuğun nitelikli cinsel istismarı' ve 'Çocuğa karşı cinsel amaçla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarını işleyen şüphelinin 43.5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.

'Saygın tutum indirimine yayın yasağı'

İddianamenin kabulünün ardından sanığın tutuksuz yargılamasına 2014 yılının Ocak ayında kamuya açık yargılama şeklinde başlandı. Son celsede kararını açıklayan mahkeme sanığı önce 'Çocuğun nitelikli cinsel istismarı' ve 'Cinsel amaçlı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan 14 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanığın duruşmadaki 'saygın tutumu' ve cezanın sanık üzerindeki olası etkilerini dikkate alan mahkeme indirim yaparak cezayı 11 yıl 8 aya indirdi. Sanık hakkında cinsel saldırı yönünden ceza artırımı yapılmazken, 'Cinsel amaçlı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan 2 kez artırım yapıldığı kaydedildi.

Mahkeme bir buçuk yıldan bu yana açık yargılama usulü ile devam eden ve hakkında bir kısıtlama kararı olmayan davanın 'saygın tutum indirimi' uygulanan karar celsesinde yayın yasağı da koydu. Karar duruşmasında yayın yasağı uygulayan mahkeme gerekçe olarak şu ifadeleri kullandı: "Mağdurenin yaşı ve gelecek hayat üzerinde olası etkisi, saygınlığı, onur ve haklarının korunması açısından kararın kesinleşmesine kadar yayın yasağı konulmasına karar verilmiştir."

'Israrla tutuklamaktan kaçındılar'

Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Dayanışma ve Uygulama Merkezi adına çocuğun avukatlığını yapan Halime Sanlı cezanın yasaya aykırı olduğunu söyledi. Yeni kanunda eylemin cezasının 16 yıldan az olmayacağını belirten Halime, "Bu tarz suçların cezasının ağırlaştırılmasına rağmen mahkeme sanık lehine olan eski yasaya göre ceza verdi. Yasada bu tarz suçlara verilecek cezanın 12 yıldan az olamayacağına hükmediliyor. Buna rağmen ceza alt sınırının bile altına düşürülerek kanuna aykırı karar verildi. Suçun işleniş ve yaş kriteri göz önüne alındığında cezada artırım yapılması gerekirken buna uyulmadı" dedi.

'Gereksiz indirimler uygulayarak neredeyse cezasızlığa gidildi'

Gerekçeli karar geldiğinde temyiz edeceklerinin altını çizen Halime, "En baştan cinsel saldırıyı kabul etmeyen sanık hakkında iyi hal indirimi uygulandı. Bu zaten hukuksuzluk. Sanık yargılamada pişmanlık göstermedi ve ilişkiye girdiğini reddeden bir tutum sergiledi. Mağdur çocuğun doğurduğu bebeğin DNA'sı sanığa yüzde 99,9 uymasına rağmen sanığa indirim uygulanmasına anlam veremedik. Cinsel istismar suçlarının cezaları kanun ile ağırlaştırılmasına rağmen mahkemeler alt limite yakın cezalar verip, buna gereksiz indirimler uygulayarak neredeyse cezasızlığa gittikleri kararlar vermekte. Kanuna aykırı bu kararlarının duyulmaması için de yayın yasağı uygulamaktadırlar. Taş attığı iddiasıyla çocuklara tutuklama kararı verip cezaevinde tutan yargı, 14 yaşındaki kızı döverek hamile bırakan adamı tutuklamaktan ısrarla kaçındı" diye konuştu.

(fk)