JINHA

AMED - Diyarbakır'da 3 kız çocuğuna yönelik cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan U.Ç. isimli erkeğin yargılandığı davada savcı daha önceki duruşmada çocukların "rızası" olduğuna dair mütalasını değiştirerek, "rıza" kavramını kullanmadı ve sanığın cezasının artırılmasını istedi.

Diyarbakır'da 14 yaşındaki G.D., R.A., N.K isimli 3 kız çocuğunu evine götürdüğü, esrar içirdiği ve cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 150 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan 42 yaşındaki U.Ç., hakkında 3.5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası isteyen savcı, mütalaada değişiklik yaparak, sanığın 12 yıldan 48.5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık U.Ç. katılmazken taraf avukatları, Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatları hazır bulundu. Duruşmada söz alan mağdur avukatları sanığın tutuklanmasını talep etti. Ayrıca Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi adına davaya katılan avukat Gazal Bayram Koluman ve Çiğdem Ertak ise davaya müdahil olma talebinde bulundu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Remzi Atalay da davaya katılma taleplerinin kabul edilmesini istedi.


Daha önceki duruşmada, kız çocukları için "rızası var" diyen savcı bu duruşmada esas hakkındaki görüşünü değiştirerek, bu ifadeyi kullanmadı. Savcı, sanığın N.K. ve R.A.'ya uyuşturucu içirdiği iddiasıyla açılan davadan beraatini istedi. R.A.'ya yönelik 'Cinsel amaçla hürriyetinden yoksun kılma' ve 'Cinsel saldırı' suçunun işlediğine dair cebir, tehdit ve hile kullandığına ilişkin kesin delillerin bulunmadığını belirten savcı, sanığın bu suçtan beraatini talep etti. Savcı önceki mütalaasında da aynı istekte bulundu. Önceki celse mağdurların kendi rızası ile sanığın evine gittiğini belirterek 'Cinsel amaçlı hürriyetinden yoksun kılma' suçundan beraat isteyen savcı, bu kez suçun 2 mağdura karşı işlendiğini belirterek sanığın cezalandırılmasını istedi.

'Baronun müdahilik talebi reddedildi'

Savcı, sanık U.Ç.'nin 'Basit cinsel istismar', 'Cinsel amaçlı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'Çocukları müstehcen yayınları seyretmeye teşvik' ve 'Mermi bulundurmak' suçlarından 12 yıldan 48.5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasıni istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Mahkemesi'nin katılma talebini, suçtan zarar görme ihtimali bulunmadığı gerekçesiyle reddederken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatının davaya katılma talebini kabul kabul etti. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.

(gc)