Şakran'daki çocukları savunmak herkesin görevi
10:07
JINHA
İSTANBUL - Şakran Cezaevi'nde çocuklara yönelik insanlık dışı uygulamaları protesto etmek için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü binasını işgal ettikleri için darp edilerek gözaltına alınan 2'si gazeteci 10 kadın tutuklama talebiyle sevk edildikleri mahkemede serbest bırakıldı.
Önceki gün SDP'li bir grup kadın Şakran Cezaevi'nde hamile kız çocuklarının hücreye atılması ve tedavilerinin yapılmamasını kınamak için Cağaloğlu'nda bulunan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü binasını işgal etti. İl Müdürlüğü binasına giren 8 kadın kadınlar, "Şakran'da çocuklar tecavüze uğruyor. Seyretme, isyan et" yazılı pankart açmış ve darp edilerek gözaltına alınmıştı. Yine haber takibi yapan iki kadın gazetecide aynı şekilde gözaltına alınmıştı. Dün İstanbul Adliyesi'nde sevk edilen kadınlar tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Aralarında gazetecilerinde bulunduğu 10 kadın savcılığa çıkarıldıktan sonra sevk edildiği mahkeme'de adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Gelecek ve Türkiye Gerçeği muhabiri iki kadın gazeteci polisler tarafından darp edilme anını ve sonrasını JINHA'ya anlattı.
'Amacımız olayı fotoğraflamaktı'
Olayın yaşandığı sırada, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü binasının dışında olduklarını söyleyen Gelecek gazetesinden Ezgi Aydın, binanın içerisinden gelen sesler üzerine kadınların darp edildiklerini fark ettiklerini söyledi. Ezgi olayı şöyle anlattı: "ilk önce kadınların darp edilmesini müdahale etmeye çalıştık. 'Ne yapıyorsunuz' diye sorduk. Asıl amacımız oradaki olayı fotoğraflamaktı. Daha sonra gelen polis memurları bizi itmeye ve sözlü hakaret etmeye başladılar. Oradan uzaklaşırken basın mensubu olduğumuzu söyledik. Bize 'sarı basın kartı olmadan gazeteci değilsiniz' dediler, bizi orda basın olarak tanımadılar. Hatta kameramızı kapattırıp fotoğraf çekemezsiniz dediler. Biz onların yaptığının yanlış olduğunu, şu anda basın özgürlüğünün önüne geçtiklerini ve fotoğraf çekmemizi engelleyemeyeceklerini anlattık. Buna rağmen bize ters kelepçe uygulaması yaparak müdahale ettiler."
Bizi korkutmaya çalışıyorlar'
Türkiye Gerçeği gazetesinde çalışan Esin Kavruk yaptıkları eylemi Şakran Cezaevi'nde hamile kalan çocuklar için yaptıklarını belirterek, Şakran Cezaevi'nde çocukların yaşadığı durumdan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın sorumlu olduğunu söyledi. Esin, binaya girdikten sonra pankart açtıklarını söyleyerek devamında ise polisler tarafından gözaltına alındıklarını ifade etti. Gözaltı sürecinden sonra savcılığa sevk edildiklerini kaydeden Esin, "İç Güvenlik Paketi çerçevesinde savcılık bizi mahkemeye sevk etti. Bizi korkutmaya çalışıyorlar. Ama biz korkmuyoruz bu süreçten. Kadınlara yapılan bir insanlık suçudur. İnsanlık suçu 3 tane kız çocuğu cezaevinde tecavüze uğruyor. Tecavüz sonucunda hamile kalıyor. Hamile kaldıkları için tek kişilik hücrelerde tutuluyor. Biz olayı yazılan mektuplarda öğrendik. Tüm kadınların çocukları sahiplenmesi gerekiyor. Çünkü onların yerinde herkes olabilirdi" diye konuştu.
Sahiplenme çağrısı
SDP üyesi Sinem Şahin, bu tür eylemleri daha önceden de yaptıklarını kaydederek, Şakran'da yaşananları protesto etmek için bakanlığın binasına girdiklerini kaydetti. Sinem, "Kadın cezaevlerinde çok fazla hak ihlalleri var. Bizde buradan tüm kadınları tüm basın mensuplarını daha fazla sahiplenme çağrısında bulunuyoruz" dedi.
'Başka ülkede olsa bakanlar istifa ederdi'
Şakran Cezaevi'nde çocuklara yönelik tecavüzün ve tek kişilik hücrelerde tutulmasına ilişkin görüşlerini dile getiren Avukat Sinan Varlık, böylesi bir olay dünyanın neresinde olursa olsun, o ülkenin Adalet Bakanı'nın ve Sosyal Politikalar Bakanı'nın görevden alınması gibi durumların yaşanması gerektiğini kaydetti. Sinan Türkiye'de ise demokrasiye bakışın ve siyasete bakışın, aynı zamanda insan hakları algısının ne boyutta olduğunun gözler önüne serildiğini belirtti.
(ekip/dc/fk)

