JINHA

ANKARA – Kadın mücadelesini, kadın kazanımlarını ve muhalif kadın kimliğini hedefe koyan cinsiyetçi uygulamalarla AKP’nin kadın düşmanlığında ‘rüştü ispatlı’ bir iktidar olarak tarihe geçtiğini ifade eden KESK Kadın Meclisi, emek, demokrasi ve barış mücadelesi yürüten kadınlara gözdağı verildiğini belirtti. Kadın düşmanı sistematik saldırılara karşı kazanımlarından vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Kadın Meclisi, kadın özgürlük ve eşitlik mücadelesini yükselteceklerinin mesajını verdi.

Kamu Emekçileri Sendikası (KESK) Kadın Meclisi, kadın kazanımları ve kadın mücadelesini hedef alan sistematik saldırılara karşı “Bedenimize ve kimliğimize sahip çıkıyoruz” diyerek Eğitim Sen Genel Merkezinde önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. “İşimizden, geleceğimizden ve kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz” pankartını açan kadınlar sık sık “Yaşasın kadın dayanışması”, “Ne darbe ne OHAL, demokrasi derhal” sloganlarını attı. Kadınlar ayrıca “OHAL son bulacak, kadınlar kazanacak”, “8 Mart bizimdir sorgulanamaz” ile “Biz kadınlar barışta ısrar ediyoruz” dövizlerini taşıdı.

Faşizme karşı KESK Kadın Meclisi

Kadınlar adına basın metnini okuyan KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy, Saray ve siyasi iktidarın darbeyi bir lütuf olarak değerlendirdiğini ifade ederek, “Her türlü hukuksuz, keyfi uygulamasına dayanak yapmaya, içerde ve dışarıda savaş politikalarını derinleştirmeye ve ülkede tek adam diktatörlüğüne dayalı bir rejimi hayata geçirmek için ülkeyi kaosa ve karanlığa sürüklemeye devam ediyor” dedi.

AKP tarafından kendi gibi düşünmeyenlerin hedef haline getirildiğine ve bir bütün olarak emek, demokrasi ve barış güçlerinin düşman edildiğine işaret eden Gülistan “Faşizmin kurumsallaştırılmak istendiği can yakıcı bir dönemde, KESK Kadın Meclisimizi gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.

‘Kadın üyeler özel olarak etkileniyor’

‘Darbecilerle mücadele’ adı altında kamunun tasfiye edildiğini vurgulayan Gülistan, “Tekçi, mezhepçi, cinsiyetçi bir biçimde yeniden yapılandırmak, zaten sınırlı hale gelmiş olan kamu emekçilerinin iş güvencesini tümden ortadan kaldırmak istemektedir” şeklinde konuştu. 200’ün üzerinde KESK üyesinin ihraç edildiğini ve binlerce üyesinin ise açığa alındığını hatırlatan Gülistan, “Keyfi gözaltı ve tutuklamalar üyelerimize dönük baskı ve yıldırma saldırıları hız kesmeden devam etmektedir. Bu süreçte, AKP’nin saldırgan yöneliminden kadın üyelerimiz, aktivistlerimiz ve yöneticilerimiz de özel olarak etkilenmektedir” diye konuştu.

‘AKP kadın düşmanlığında rüştü ispatlı’

AKP’nin kadın düşmanlığında ‘rüştü ispatlı’ bir iktidar olarak tarihe geçtiğini belirten Gülistan, “Konfederasyonumuzun kadın mücadelesini, kadın kazanımlarını ve muhalif kadın kimliği hedefe koyan cinsiyetçi uygulamalarını sürekli devrede tutarak, emek, demokrasi ve barış mücadelesi yürüten kadınlara gözdağı vermeye çalışmaktadır” diyerek, şu bilgileri verdi:

“Sadece sendikal faaliyet yürüttüğü için 20 günlük bebeğiyle gözaltına alınan kadınlardan tutun da kadınlar açısından en temel kazanımların başında gelen 8 Mart bildirisini okuduğu için açığa alınan, sürgün edilen kadın üyelerimize dönük bu yaklaşım, keyfiyetin çok ötesinde ancak bir kadın düşmanlığı ile açıklanabilir.”

‘Kadınların özgürlük mücadelesini yükselteceğiz’

Sistematik saldırıya dönüşen keyfi uygulamalara karşı mücadele ve kazanımlardan asla taviz vermeyeceklerini belirten Gülistan, “Dün olduğu gibi bugün de emeğimize, barış ve demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz. Bize ‘adam gibi ölmeyi’ buyuranlara karşı eşitlik temelinde bir arada ve insanca yaşamı savunmaya, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesini yükseltmeye devam edeceğiz” dedi.

(sdt/sy)