Özlem Uluca: Güvensiz çalışma koşulları işçilerin direnişi ile aşılır

09:02

JINHA

İSTANBUL - Bu yılın ilk 8 ayında 70 kadın işçinin yaşamını yitirmesi üzerine değerlendirmelerde bulunan İşçi Sağlığı ve Güvenliği Kadın Meclisi'nden Özlem Uluca, Türkiye'nin iş güvenliğinin oldukça vasat bir durumda olduğunun altını çizdi. Kiralık İşçilik Yasası'na değinen Özlem, tüm bunların işçi sınıfının direnişi ile aşılacağını kaydetti.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren kadın işçilere ilişkin yazılı, görsel, dijital basından topladığı veriler ışığında hazırladığı rapora göre; 2016 yılının ilk 8 ayında en az 70 kadın işçi yaşamını yitirdi. Raporda, 2016 yılının ilk 8 ayında yaşamını yitiren kadın işçilerin 26'sının çiftçi ve esnaf, 44'ünün ise işçi ve memur statüsünde çalışan ücretlilerden oluştuğu dile getirildi. Raporda, 14 yaş ve altında çalışırken yaşamını yitiren kadın sayısının da 3 olduğu kaydedildi.

'Kadınlar iş yaşamında görünür değil'

Konuya ilişkin ajansımıza konuşan İşçi Sağlığı ve Güvenliği Kadın Meclisi'nden Özlem Uluca, kadınların genel olarak merdiven altı yerlerde çalıştığını ve güvensiz olmasından dolayı ölümlerin yaşandığına dikkat çekti. Özlem, intiharlar ve çalışmaya bağlı olarak iş hayatının getirdiği stres ve depresyon gibi olaylarla da çok fazla karşılaştıklarını belirterek, "İş cinayetlerinde kadın ölümlerinin yaşanma sebebi aslında çalışma hayatında kadınların bu kadar görünür olmaması ve daha fazla sömürüye katlanıyor olmaları" diye belirtti.

'Tarım, ölümlerin en çok yaşandığı alanlardan biri'

En çok ölümlerin yaşandığı alanlardan birinin de tarım sektörü olduğunu kaydeden Özlem, "Tarımda çalışan kadınlar genellikle traktörün römorkların kasalarında taşınıyor. Bu tip ulaşım araçları ile çalışma alanlarına gittikleri için kazalar yada güvenlik sebebi ile yaşanan olaylardan kaynaklı kadın ölümleri bu sektörlerde gerçekleşiyor. Günlük hayat içerisinde kadının zaten ev içi emeğinin de görünür olmaması ile alakalı olarak çalışma hayatında da bu sömürünün devamını yaşamak zorunda kalıyor" dedi.

'Türkiye'de iş güvenliği çok vasat durumda'

Türkiye'de iş güvenliğinin oldukça vasat bir durumda olduğunu kaydeden Özlem, sözlerine şöyle devam etti: "2016 yılının 9 ayında bin 400 işçi ölümüyle karşı karşıyayız. Bu rakam sadece bizim tespit edebildiğimiz sayı, tespit edemediklerimizde var. Bunların emsalleri genelde çok yoğun ölümler gerçekleştiği zaman duyuluyor ama gün içerisinde her alanda birden fazla ölümle karşılaşıyoruz. İSİG olarak temelde raporlar hazırlıyoruz ve yayımlamak ile mükellefiz, fakat ilişkilendiğimiz yerler var ve bu raporları yayabilmek için her şeyi yapıyoruz. Bizim hazırladığımız raporlar, meslek örgütleri tarafından meclise sunuluyor. Geçtiğimiz ay siyasi parti temsilcileri mecliste soru önergesi verdiler. Bizler bu şekilde ve medya aracılığı ile hazırladığımız raporları yayıyoruz."

'Kiralık işçilik güvencesiz çalışacağımızın göstergesi'

Özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi kurulması, güvencesiz ve esnek çalışma modelini kapsayan yasa tasarısı, sendika ve işçilerin karşı çıkmasına rağmen AKP'nin oylarıyla Meclis'te kabul edilmişti. Emek örgütleri kiralık işçilik yasa tasarısını 'kölelik' olarak nitelendirmişti. Özlem, kiralık işçiliğe ilişkin, "Kiralık işçilik OHAL ile ilişkilendirebileceğimiz bir durum. OHAL ilanından sonra hayata geçirilen bir uygulama oldu, bu uygulama aslında sendikal örgütlenmenin önüne geçen ve dolayısı ile işçi örgütlenmesinin, direnmenin önünü kapatan bir durum. İşçiler esnek ve güvencesiz çalışıyor. Kiralık işçilik bunu daha da körükleyecek. Kiralık işçilik geleceksiz ve güvencesiz çalışacağımızın göstergesidir" sözlerine yer verdi.

'Direnerek kazanacağız'

Önemli olanın işçi sınıfının tavrı ve direnmesi olduğunu kaydeden Özlem, "Bizlere öncülük yapacak olan emekçilerin direnişidir" diyerek, işçi sınıfının direnerek kazanacağının altını çizdi.

(bk/mg)