Filiz Zeyrek/JINHA

ADANA - Çukurova'nın kavurucu sıcağında kadınlar kışlık erzak hazırlamak için kolları sıvadı. Gülbahçe'de açtıkları dükkanda yazın bol bulunan sebzeleri, konserve, salça ve kurutmalık olarak imece usulü hazırlayıp satan kadınların emeklerinin karşılığını alamadıklarını söylüyor.

Kadınlar ekonominin belirleyici gücü olmasına rağmen emeği yaşamın her alanda görünmez kılınıyor. Adana'nın Seyhan ilçesi Gülbahçe Mahallesi'nde kadınlar yazın bol bulunan sebzeleri, konserve, salça ve kurutmalık olarak imece usulü titizlikle hazırlıyor. Sokak aralarında yaz sıcağında kışlık ihtiyaçlar hazırlayıp geçimini bu yolla sağlayan kadınlara konuk olduk ve yaptıkları işin önemine ilişkin sohbet ettik.

'Kadın emeği tercih ediliyor'

Sabiha Dedik (50), yazın çokça bulunan sebzelerden kışında faydalanmak için uğraştıklarını söyledi. Sabiha, "Ekonomik gelirimi bu işten kazanıyorum. Özellikle biberleri ayıklamak ve hazırlamak zor. Ardından onları damlara serip kurutuyoruz. Salça hazırlama süreci ise ayrı bir titizlik istiyor. Kadınlar bu gıdaları alacak müşteriye daha bir güven veriyor. Çünkü kadınlar her konuda olduğu gibi bu konuda da daha titiz ve temiz çalışıyor" dedi.
Yoğun çalışmaya rağmen emeklerinin karşılığını tam olarak alamadıklarını belirten Sabiha, "Adana'nın tüm İlçelerine veriyoruz salçayı. Her kesimden müşterilerimiz var. Ama emeğimiz tam olarak görülmüyor" şeklinde konuştu.

Sadece 3 ay sürüyor

Kışlık gıda atölyesinde çalışan bir başkası Rabia Gül. İşin sezonluk olduğunu ve sadece 3 ay çalışabildiklerini dile getiren Rabia, "Emek verilerek kazanılmış yaşam güzeldir. Daha kalıcı bir hale getirsek bu çalışmayı 12 ay çalışabiliriz. Kadınlarla çalışmaktan memnunum, birbirimizi anlıyoruz. Ama emeğimizin karşılığını tam almadığımızı düşünüyorum" diye konuştu.

'Geleneksel lezzetleri yaşatıyoruz'

Yasemin Avcı'da (59) geleneksel lezzetleri yaşatmak gerektiğine işaret ediyor. Yasemin, "Geleneksel olan tüm ürünleri kendi ellerimiz ile yapıyoruz, hiç hazırın rahatlığına kanmıyoruz. Geleneklerimizden biri de b biber salçasıdır biz her sene salçamızı kendi ellerimiz ile yapıyoruz. Evde oturmaktansa kendi emeğim ile kendi gelirimi kanmak için çalışıyorum, severek. Hem salçamı alıyorum, hem ide paramı kazanıyorum çok mutlu ediyor" dedi.

'Emeğimle paramı kazanıyorum'

Derya Gül (35) ise "Kendi paramı kazanınca çok daha mutlu oluyorum, anneye, babaya muhtaç olmuyorum. Biz sadece salçayı yapmıyoruz biz her sene kışlık dolmalık patlıcanımızı da yapıyoruz, barbunya, acebek, gibi kışın yenilecek yiyecekleri her sene hazırlıyoruz. Biz olmasak insanlar kışın aç kalır" diye belirtti.


'Komşularla ortak çalışıyoruz'

Nebahat Boğulmuş ise yaptıkları işin ekonominin temel direği olduğuna dikkat çekti. Nebahat şunları dile getirdi: "Kış ayına hazırlık yapmak amacıyla komşularımızla bir araya geldik. Salçalık acı ve tatlı biberleri temizleyip daha sonra çektiriyoruz. Son olarak kuruması için evlerimizin damlarına seriyoruz. Tabi biberleri ayıklamak kolay değil. Özellikle acı biber ayıklamak hiç kolay değil. Komşularımızla birlikte bir araya gelerek birbirimize yardım ediyoruz. Mahallede kim salça yapıyorsa komşular genellikle birbirlerine yardım ederler. Hem satıyoruz hem de kentimiz için hazırlıyoruz."

(fk)