Günlük hayatın ritmini tutan kadınlar…

09:03

JINHA

İSTANBUL - Kadınlar cinsiyetçi meslek gruplarına karşı toplumsal cinsiyet rollerini kırmaya devam ediyor. Bu kadınlardan Emine Çelik, Taksim İstiklal caddesinde Milli Piyango Bileti satışı yapıyor ve şöyle diyor: "Milli piyango biletleri sattığım için çoğu zaman insanlar beni tebrik ediyorlar, kadın olarak işimi kolay görmüyorlar."

Kadının çalışma yaşamı eğitim ve toplumsal kültürlerin farklılığına göre değişmekte. Çalışan kadınların birincil sorumluluklarının ev ve ailesi olarak görüldüğü ataerkil yapıya sahip Türkiye'de kadınlar iş, aile ve toplum yaşamının dengelenmesi problemi ile her zaman karşı karşıya.

Erkeklere özgü iş kollarında kadınların bulunması; örneğin inşaat alanından bir kadının çalışması erkek egemen zihniyetinde yıllardır binalar yapan erkeklerin güçlerine vurulan bir darbedir. Buna rağmen kadınlar yapabildikleri, yetişebildikleri her iş dalına uzanıyor ve kendi ekonomik kazancı için mücadele veriyor. Mücadele veren kadınlardan olan Emine Çelik, Taksim İstiklal Caddesinde Milli Piyango satarak kazancını sağlıyor. 5 yıldır bu işi yaptığını anlatan Emine, "Çok iyi bir getirisi yok ama yapacak bir şey de yok. Kendi kazancımı elde edebilmek için bu işi yapıyorum" diyor.

Hava şartlarının her zaman iş kollarının sürekliliğinde önemli faktör olması Emine'nin de bahsettiği zorluklar arasında. Emine, "Kışın soğuklarda çok zor oluyor" diye belirtiyor. Devamında yaşadıkları sorunları, "Tek başıma hayatımı devam ettirmeye çalışıyorum. Yaşadığım zorluklar oluyor. Bazen beni rahatsız eden insanlar oluyor ama görmezden geliyorum. Geceleri erken gitmek zorunda kalıyorum" sözleriyle anlatıyor Emine.


Bütün sorunların yanında diğer bütün kadınların söylediği gibi elbette en önemli olan mücadele ve başarı. Bu başarı öykülerinden birinin kahramanı olan Emine son olarak, "Milli piyango biletleri satttığım için çoğu zaman insanlar beni tebrik ediyorlar, kadın olarak işimi kolay görmüyorlar. Bütün kadınların daha geniş farklı iş alanlarında isterse çalışabileceğini düşünüyorum. kadın istedikten sonra istediği her yerde çalışabilir" diye söylüyor.


Bazen simit, kurutulmuş çiçek yaprakları, su, kendi elleriyle yaptığı yün eşyalar ve daha bir sürü ürünler satan kadınlar… Bu kadınları her zaman görmek mümkün sokaklarda. Yine İstiklal Caddesinde simit satan Aynur Gök, oğluna yardım ettiğini söylüyor ve "Oğlum olmadığı zamanlarda ben burada çalışıyorum. Elbette çok zorluklar var ama en önemlisi bir dayanışma içinde olmak" diyor.


'Kadınları sokakta istemiyorlar'

13 yıldır sokakta anket yaparak geçimi sağlayan Selma Özcan, "İşimin boş iş olduğunu söylüyorlar, 'başka yapılacak iş yok mu?' diyorlar. Erkekler ise 'Git evinde otur' diyorlar. Sokaklarda kadının dolaşmasını istemiyorlar" diyor. İşinin avantajdan çok zorlukları olduğunu söyleyen Selma, "İnsanlar konuşmak istemiyorlar. Sokaklarda dolaşmak çok zor. Dilenci gibi görenler de oluyor" diye anlatıyor.

(tm/ro/ck/dk)