JINHA

AMED/WAN - Sıkıyönetim uygulamalar, katliamlar ve barış bildirisi imzalayan akademisyenlere yönelik saldırılara karşı harekete geçen sendika ve meslek örgütleri, Van'da açlık grevi Diyarbakır'da ise nöbet eylemi başlattı. KESK Kadın Komisyonu üyesi Fatma Aslan, "Ölüm Kürtlerin kaderi olmamalı. Biz bu noktada ısrarcıyız ve bu ısrarımızı sürekli dile getireceğiz" dedi.

Kürdistan'da devam eden kent ablukaları, sivillerin katledilmesi ve barış isteyen 1128 akademisyene yönelik başlatılan soruşturmalara dikkat çekmek için sendika ve meslek örgütleri bir dizi eylemsellik başlattı. Van'da eğitim emekçileri açlık grevi yaparken, Diyarbakır'da ise süresiz nöbet eylemi gerçekleştiriyor. Van'da KESK Şubeler Platformu, TMMOB ve DİSK öncülüğünde emekçiler "Savaşa karşı barış, ölüme karşı yaşam" diyor. Ablukaların yaşandığı yerlerdeki sivil katliamları protesto ettiklerini belirten Van SES Kadın Sekreteri Figen Çolakoğlu, başlattıkları açlık grevinin bir diğer nedeninin ise sağlık emekçilerinin sokağa çıkma yasaklarının yaşandığı bölgelerde karşılaştıkları zorluklara dikkat çekmek olduğunu ifade etti. Figen, Silopi ve Cizre'de görevleri başında keskin nişancıların hedefi olarak yaşamını yitiren sağlık emekçilerini hatırlatarak, "Bizim amacımız kutsal saydığımız yaşam ve kutsal yaşam dâhilinde hareket etmektir. Ama maalesef her noktada acıları yaşayan yine biz, sağlık emekçileri, çocuklar ve kadınlar oluyor" dedi.

'Yüzlerce insan katlediliyor'

Bugün yaşananların geçmişin tekrarı olduğunu belirten KESK Kadın Komisyonu üyesi Fatma Aslan, geçmişe dönmenin üzücü olduğunu kaydetti. Sağlıkçı olarak savaşın yıkımı üzerine bir şey yapamamanın verdiği duygusal bir ruh halinde olduklarını ifade eden Fatma, "Sıkıyönetim uygulamaları yüzünden yüzlerce insan katlediliyor, yaralanıyor sağlık hizmetinden yoksun ve sağlıkçı olmamıza rağmen bir şeyler yapamıyoruz. Silopi de katledilen sağlıkçı arkadaşımız ve babası aynı şekilde katlediliyor. Kendisinin yıllar sonra büyüyüp bir meslek sahibi olduktan sonra katledilmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Ölüm Kürtlerin kaderi olmamalı. Biz bu noktada ısrarcıyız ve bu ısrarımızı sürekli dile getireceğiz" sözlerini kaydetti.

'Halklar savaşın karşısında durmalı'

DİSK Genel-İş Şube Başkanı Emine Bozkurt da sivil halka başlatılan bir savaş gerçekliğinin olduğunu vurgulayarak, açlık grevine farkındalık yaratmak amacıyla başladıklarını ifade etti. Emine, "Barıştan yana olmak kolaydır, ama savaşın karşısında durmak oldukça güçtür. Bu yüzden tüm halkları savaşın karşısında durmaya çağırıyorum" dedi.

Diyarbakır'da emekçiler nöbet eylemi başlattı

Diyarbakır'da Eğitim Sen Konukevi önünde saldırılara karşı nöbet eylemi başlattı. Akademisyenlere ve barış savunucularına dönük yapılan saldırıları değerlendiren Eğitim Sen Şube Eşbaşkanı Havva Karahancı, "Başta insan yaşamını tehdit eden, ölümlerle sonuçlanan çatışmalı bir ortam oluşmuş olup, insanlar yaşam alanlarından göçertilerek adeta insanlaştırılmış bir bölgeye dönüştürülmek isteniyor. Evini, mahallesini terk etmeyenler yiyeceksiz, susuz ve elektriksiz bırakılarak cezalandırılmışlar. Çatışmalı ortamda cenazeler sokak ortalarında günlerce kaldırılmamış, insanlarla birlikte insanlıkta öldürülmüştür" dedi.

'Çağrı birilerini rahatsız etmiş'

Havva yaşatılan anti demokratik uygulamalara karşı koyan barışçıl insanların yaka paça gözaltına alındığını vurgulayan Havva, akademisyenlere ve barış savunucularına yönelik her tür yönelimin sorumlusunun hükümetin Cumhurbaşkanı olacağını belirtti. Hükümetin son aylarda kişinin düşünce ve ifade özgürlüğü başta olmak üzere temel hak ve özgürlükleri devlet güvenliği adı altında yok saymasını kabul etmeyeceklerini ifade eden Havva, güvenlikçi politikaların ülkenin getirdiği noktanın ortada olduğunu söyledi. Havva, "Daha fazla kan, acı ve gözyaşı dışında halklarımıza bir şey getirmeyen bu politikalardan ve faşizmin tipik özelliği olan tek tipleştirme politikalarından bir an önce vazgeçilmelidir. Barışa, demokrasiye ve sorunların diyalogla çözülmesine dair daha çok sesin çıkmasına, bu doğrultuda daha örgütlü bir mücadelenin yürütülmesine ihtiyaç var" dedi.

Havva sivil katliamlar ve üyelerine yönelik saldırılara karşı eylemselliklerinin yayılacağını belirterek, "Üyelerimize karşı başlatılan linç kampanyalarına karşı demokratik haklarımızı sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

(tt-va/fk)