Mobbing hakaret güvencesizlik: Ev işçiliği

09:02

Ceren Karlıdağ / JINHA

İSTANBUL - Güvencesiz çalışma koşulları denince akla gelen ilk mesleklerden birisi de ev işçiliği. Çalıştığı sırada cam silerken yaralanan Suna Yıldırım'ın ardından ev işçiliği yapan kadınların yaşadıkları sorunlar tekrar gündeme gelirken, EVİD-SEN Başkanı Gülhan Benli, "Güvenceli ve insani koşullarda çalışmak istiyoruz" dedi.

Ev işçiliği denilince ilk akla gelen tanımlama güvencesiz çalışma olarak yer alıyor. Ev işçisi Suna Yıldırım'da bu tanımlamayı doğrulayacak bir yaşantıyla karşımıza çıkarken ev işçisi kadınların yaşadıkları sorunlarda gündemde olmaya başladı. Suna, 15 günde bir Alev Y. isimli işverenin evine temizliğe gidiyordu. Tehlikeli olmasını belirttiği halde işverenin zorlaması ile merdivene çıkarak camları silmek zorunda kalan Suna, düşerek iki kolunu kırdı ve hastaneye dahi kendi imkanları ile gitmeye çalıştı. Suna'nın hastaneye gitmesi üzerine günlük alacağı para da kendisine eksik verildi. Suna ile yaşadıklarını konuştuğumuzda, tüm bu olanların ardından savcılığa başvurarak mücadele etmeye karar verse de kendisine tekrar "Bu işi yapmaya devam edecek misin" sorumuza, "Mecburum" cevabını verirken, Suna'nın yaşadıkları yalnızca buz dağının görünen yüzü olarak kalıyor.

Ev işçileri, birçok eşitsiz, haksız, kötü muamele karşısında güvencesiz bırakılmaya devam ederken, iş mevzuatları kapsamına dahil edilmedikleri için istihdam ilişkilerine dair çoğu resmi düzenlemenin de dışında kalıyor. Uzun çalışma saatleri, ev işçilerinin yaşadığı en önemli sorunlar arasında yer almakta ve bu saatler cüzi rakamlarla ücretlendirilmenin yanı sıra taciz, psikolojik şiddet ve ağır iş temposunun beraberinde oluşan kronik hastalıklara yakalanıyor. Kalitesiz temizlik malzemeleri kullanılması nedeniyle deri rahatsızlıklarına, yapılan işlerin zorluğundan kaynaklı olarak sırt, bel ve diz rahatsızlıklarına yakalanan ev işçileri yüksekten düşme, kayma gibi nedenlerle yaralanmakta ya da bu tür kazalar ölümle sonuçlanabilmekte.

'Parmakları bile kesilse bu iş kazasıdır'

Ev İşçileri Dayanışma Sendikası (EVİD-SEN) Genel Başkanı Gülhan Benli ise Suna Yıldırım'ın bir simge olduğunu, yüzlerce hatta binlerce ev işçisi kadının aynı durumla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. "Parmakları bile kesilse bu iş kazasıdır" diyen Gülhan, "İşveren önlem almadıysa yaşadığımız her şeyden şikayetçi olmalıyız" dedi.

'Devlet bizi nasıl görmüyorsa sendikalar da görmüyor'

Bu alanda çalışan kadınların hepsinin güvencesiz durumda olduğunu ve sendikaların da ev işçisi kadınların çalışma koşulları ile ilgili herhangi bir çalışma yapmadıklarını dile getiren Gülhan, "Devlet bizi nasıl görmüyorsa sendikalar da görmüyor" dedi. İşçi olarak görülmediklerini dile getiren Gülhan, "Bir sürü sorunumuz var. Bu sorunların hepsi 1 saat içerisinde çözülecek sorunlar. Ama bu sorunlar görülmüyor. Ölümler yaşadık, gittiğimiz yerde tacize uğruyoruz" diye konuştu.

'Fazlasıyla mobbing yaşıyoruz'

"Yasalarla güvencesizliği resmiyet altına alıyorlar" diyen Gülhan, "Kırık kollarımızla iyileştikten sonra yeniden ev işine geri dönüyoruz. Sigortamız yok, güvencemiz yok. Sosyal devletin diyenler bunun gereklerini yerine getirsinler. Ölmek istemiyoruz, hakarete maruz kalmak istemiyoruz. Fazlasıyla mobbing yaşıyoruz. Yediğimiz ekmeği burnumuzdan getiriyorlar" diye belirtti.

Son olarak ev işçisi kadınlara çağrıda bulunan Gülhan, "Gelsinler örgütlensinler. Artık bir sendikamız var. Biz ancak birlikte güçlü oluruz. Haklarımıza sahip çıkıp, insani koşullarda çalışacak güzel bir hayat yaratalım" dedi.

(ml/zd/dk)