Sendikalı kadınlar: Eylemsizlik kararının karşılık bulmasını istiyoruz
09:03
Tekoşin Tekin / JINHA
AMED - KCK'nin 10 Ekim tarihinde aldığı eylemsizlik kararına rağmen TSK'nın Kürdistan bölgesinde operasyonları ve katliamları halen devam ediyor. Tek taraflı işlenen eylemsizlik kararına tepki gösteren sendikalı kadınlar, "Hakların talebi üzerine KCK eylemsizlik kararı aldı. Ne yazık ki devletin tutumunda halen bir değişiklik yok. Alınan eylemsizlik kararına cevap olmak için devlet operasyonlarını durdurup halkların taleplerini esas almalı " dedi.
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı 10 Ekim tarihinde yaptığı açıklama ile Türkiye içinden ve dışından gelen çağrıları dikkate aldıklarını belirterek, kendilerine yönelik bir saldırı olmadığı müddetçe eylemsizlik kararı aldıklarını kamuoyuna duyurdu. Alınan eylemsizlik kararına rağmen TSK 'nın Kürdistan bölgesindeki operasyonları ve sivil halka dönük katliamları devam ediyor. Kürdistan bölgesinde yapılan operasyonların ve sivil halka dönük yapılan katliamların son bulması için sendikalı kadınlar tepkilerini dile getirerek çağrıda bulundu. DTK Sağlık Komisyonu Üyesi Hülya Alökmen, KCK'nin 10 Ekim'de eylemsizlik kararı almasıyla beraber Ankara'da yapılan katliamın ateşkesi boşa çıkarma olduğunu söyledi.
'Barış sadece istemekle olacak bir şey değil'
Hülya, "Hakların talebi üzerine PKK ateşkes ilan etti ama ne yazık ki devletin tutumunda halen bir değişiklik yok. Devlet halen Kürdistan bölgelerinde saldırılar gerçekleştiriyor" dedi. Yıllardır alanlarda barış taleplerinde bulunduklarını söyleyen Hülya, "Barış sadece istemekle olacak bir şey değil. Bu anlamda gerçekten mücadele etmek gerekiyor. İlan edilen ateşkes seçim öncesi kısmi bir rahatlama getirse de devletin saldırgan tutumunu devam etmesi ateşkesi aslında boşa çıkarıyor" şeklinde konuştu.
'Saldırılar Kürt halkının sinir uçlarına dokunmadır'
Hülya, Türkiye haklarının birbirine düşman edilmeden, ayrışmadan bir araya gelip üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini ifade etti. Hülya, iki taraflı süren çatışmalı ortamda bir tarafın "Çatışmayacağım eylemsizlik kararı alıyorum" demesiyle birlikte karşı tarafında verilen karar doğrultusunda adım atması gerektiğinin altını çizdi. Hülya, Türkiye Cumhuriyetinin tarihine bakıldığında çokta temiz bir sicile sahip olmadığına tanık olduklarını dile getirerek, Kürdistan ve Türkiye haklarının geçmiş pratikler yüzünden kaygı içine girdiğini belirtti.
'Devlet operasyonlara son vermeli'
Devlet tarafından Kürt halkının sinir uçlarına bilinçli olarak dokunulduğunu aktaran Hülya, Kürt halkının değerlerine saldırıların bilinçli bir şekilde yapıldığını ifade etti. Faili meçhuller yüzünden Kürt annelerinin evlatlarının bir mezar taşı olsun diye yıllardır mücadele ettiğinin altını çizen Hülya, "Devlet bir yandan operasyonlar yapıyor katliamlara devam ediyor. Bu saldırılar Kürt halkının sinir uçlarına dokunmadır. Halkların talepleri üzerine ilan edilen tek taraflı ateşkese devletinde çatışmalarına son verip ateşkes karşılıklı olmalı bunun için devlet halkların isteklerini esas almalı" diye konuştu.
'Eylemsizlik kararının karşılık bulmasını istiyoruz'
Genel-İş Sendikası Diyarbakır Şube Yöneticisi Seher Eyüboğlu, alınan eylemsizlik kararının tek taraflı yürütülemeyeceğini belirterek, "Eylemsizlik kararı alındı ama halen devlet Kürdistan bölgelerinde sokağa çıkma yasağını uygulayarak katliamlar gerçekleştiriyor. Biz bu katliamların son bulmasını eylemsizlik kararının da karşılık bulmasını istiyoruz ve artık ölümlerin olmasını katliamların gerçekleşmesini istemiyoruz" diye belirtti.
'Halklar eşit ve özgür bir ortamda yaşamalı'
Seher, KCK'nin aldığı eylemsizlik kararının anlamlı bulduğunu belirterek, 10 Ekim tarihinde alınan kararlarla aynı zamanda Ankara'da barış mitinginde katliamın yapıldığını vurguladı. Eylemsizlik kararının tek taraflı devam etmeyeceğini belirten Seher, "Eylemsizlik kararına devlet kanadından cevap gelmesi gerekiyor. Barış talebimize tutuklamalar ve ölümlerle cevap vermesinler. Biz sivil toplum örgütleri olarak bir adım bekliyoruz. Bölgede insanlar sokağa çıktığında artık kurşunlara hedef olmak istemiyor. Sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı bölgelerde halk artık normal yaşantılarını sürdüremeyecek duruma geldiler. Bu anlamda barış için biran önce gerekli adımların atılması ve tüm halkların eşit ve özgür bir ortamda yaşaması gerekiyor" dedi.
'İnsanların yaşam hakkını engelleyemezsiniz'
Eğitim Sen Diyarbakır Şube Yöneticisi Emine Gül de eylemsizlik kararının alındığı sürede Ankara'da katliam gerçekleştiğini hatırlatarak, "Aslında bir yönden bakılırsa da tamda ateşkese verilen bir cevap niteliğini taşıyordu. Biz sendikalar olarak halka yönelik gerçekleşen bu saldırıların bir an önce sonlanması yönünden çağrı yapıyoruz. Terörist dediğiniz KCK bile bizim çağrımıza karşı eylemsizlik kararı aldı ama siz hala her yerde savaş politikaları yürütmeye devam ediyorsunuz. Eğer bir sorun varsa bunu mecliste çözersiniz. Sizin işiniz siyaset yapmak, sokakta rastgele çocuk ve kadın katletmek değil. Bu ölümleri durdurun ve insanların yaşamlarından ellerinizi çekin. İnsanların yaşam hakkını engelleyemezsini" diye konuştu.
(be/dk)