JINHA

İSTANBUL - TİS görüşmelerinde KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy'a yönelik cinsiyetçi engellemeyi protesto eden KESK İstanbul Şubeler Platformu Kadın Komisyonu, "Bizi yok sayan, kulak tıkayan, varlığımıza tahammül edemeyen bu anlayışa karşı sessiz kalmayalım. Sesimizi kısmaya çalışanlara karşı kadınlar olarak susmayalım. Sözümüzü ve sesimizi birleştirelim" çağrısında bulundu.


KESK İstanbul Şubeler Platformu Kadın Komisyonu, 2016-2017 yıllarını kapsayan 3'üncü Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri çerçevesinde 12 Ağustos'ta KESK'li kadınların taleplerini ifade etmek için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda yapılan toplantıda KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy'un Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Çalışma Bakanı Faruk Çelik tarafından cinsiyetçi engellemeyle karşılaşmasını protesto etti.

İstanbul 3 no'lu Eğitim-Sen Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan KESK İstanbul Dönem Sözcüsü Fadime Kavak, TİS görüşmelerinin kamuda çalışan 993 bin 975 kamu emekçisinin hayatını etkilediğini belirterek, yıllardır hükümet ile yandaş sendikaların bir oyun içinde olduğunu söyledi. Mücadelelerinin son iki dönemdir 4688 sayılı yasaya dayandırılarak yürütülen oyunu bozmak için olduğunu söyleyen Fadime, "Bu yasanın gerek kapsam, işlev, tarafların belirlenmesi, imza ve itiraz yetkisi bakımından, gerekse grev hakkını engelleyen, kadın temsiliyetini ve kadın taleplerini görmezden gelen yapısıyla tarihin çöp sepetine atılması gereken bir yasa olduğunu defalarca kez ifade ettik" dedi.

'Tüm kadınlara yönelik açık bir düşmanlık sergilemişlerdir'

Fadime, "Yıllardır erkeklerden oluşan toplu sözleşme masalarında kadın taleplerinin erkekler tarafından üstünkörü dile getirilmesine KESK olarak itiraz ettik" diyerek, eşit temsiliyet ilkesini hayata geçirmiş bir örgüt olduklarını dile getirdi. 3 Ağustos tarihinde gerçekleşen oturumda AKP ve Memur-Sen temsilcilerinin kadın emekçilere yönelik cinsiyetçi söylemlerinin altını çizen Fadime, "Sırtını emekçiye değil, anti demokratik yasalara ve yönetmeliklere dayayan bu anlayış sadece KESK'li kadınlara karşı değil, tüm kadınlara yönelik açık bir düşmanlık sergilemişlerdir" diye konuştu. Fadime, tüm kadın kamu emekçilerine, "Bizi yok sayan, kulak tıkayan, varlığımıza tahammül edemeyen bu anlayışa karşı sessiz kalmayalım. Sesimizi kısmaya çalışanlara karşı kadınlar olarak susmayalım. Sözümüzü ve sesimizi birleştirelim" çağrısında bulundu.

'Erkek egemen düzeni bozmak için mücadeleye devam edeceğiz'

Genel seçimlerde ortaya çıkan halk iradesinin yok sayıldığını belirten Fadime, geçici hükümet adına görüşmelere katılan Çalışma Bakanı'na, "Kadınların konuşmasından neden korkuyorsunuz. Çalışma yaşamında kadın emekçilerin var olan yığınca sorununa her gün bir yenisi eklenirken, kadın taleplerinin ve görüşlerinin bu masada kadınlar tarafından dile getirilmesinden niçin rahatsız oluyorsunuz. Sımsıkı sarıldığınız erkek iktidarlarınızın sarsılmasından mı ürküyorsunuz! Satış düzeninizi bozduğumuz için mi bizi düzen bozmakla suçluyorsunuz" diye sordu. Fadime, erkek egemen düzeni bozmak için mücadeleye devam edeceklerini ifade ederek, her konuda kendi kararlarını alacaklarını söyledi. Bugüne kadar elde edilenlerin erkekler tarafından verilmediğine dikkat çeken Fadime, "Bundan sonra da kadın gücümüze, kadın emeğimize ve örgütlü kadın mücadelemize güvenerek yürüyeceğiz. Alışın her yerdeyiz" diye konuştu.

(en-fm/gc)