Döner sermeye sistemi sağlık emekçilerini tüketiyor!

09:17

Merve Has/JINHA

İZMİR - Ege Üniversite ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanelerinde sağlık emekçilerine ödenen döner sermaye kesintileri sağlık emekçileri tarafından eylemlerle protesto edildi. Döner sermaye sistemini eleştiren SES İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Gülistan Kılıçkoçyiğit, bu sistem ile hastanın müşteri, hastanenin ise ticarethaneye dönüştüğünü ve sağlık emekçilerinin tükendiğini ifade etti.

Son günlerde Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde sağlık emekçilerinden yapılan döner sermaye kesintileri, sağlık çalışanlarını tüketen ve mağdur eden son uygulama oldu. Konuyla ilgili açıklama yapan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Gülistan Kılıçkoçyiğit, döner sermaye sisteminin kendi içinde adaletsizliği, mağduriyeti ve sömürüyü barındırdığını ve hastanenin tamamen ticarethaneye döndüğünü kanıtlayan bir sistem olduğunu ifade etti.

'Döner sermaye negatif durum yaratıyor'

Döner sermayenin, sağlık çalışanlarına hastanenin sağlık gelirlerinden aktarılan bir pay olduğunu söyleyen Gülistan, bu payın negatif yönleri olduğunu ifade etti. Gülistan, döner sermayenin negatif yönlerinin şöyle sıraladı: "Birincisi, bu verilen para emekliliğe yansıtılan bir para değil. İkincisi, temel ücret olarak değerlendirilmiyor, bir katkıymış gibi değerlendiriliyor. Üçüncüsü, hastanenin geliri düştüğünde, yeterli performans yakalanamadığında ya da sağlık çalışanı yıllık izin kullandığında, hastalanıp rapor aldığında, bir hastasına refakat etmek zorunda kaldığında bütün bu geliri kesiliyor. Sürekli aldığımız temel ücret olmadığı için çalışılan gün sayısı üzerinden ödenen bir para."

'Adaletsizliği barındırıyor'

Gülistan, "D öner sermaye dediğimiz yani bugün kesinti söz konusu olan miktar tamamen keyfiyetçi, hastanenin geliriyle ilgili ve çalışanları her zaman mağdur edecek bir ücret. Sadece döner sermaye kesilecek diye birçok arkadaşımızın yıllık izin kullanmadığını biliyorum. Bir hafta izin kullandığınız zaman döner sermayeden hiç para alamıyorsunuz. Ya da rapor almak zorunda kaldığınızda genellikle hasta durumda çalışmak zorunda kalan birçok arkadaşımız oluyor. Çünkü o ücretten mahrum olmak istemiyor. Kendi içinde birçok adaletsizliği barındıran bir ödeme sistemi bu" diye konuştu.

'Hastane geliri düştüğü için kesinti yapıyorlar'

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde sağlık emekçilerinden oransal olarak kesilen döner sermaye hakkında bilgi veren Gülistan, "Bir asistanın kesintisi, hemşirenin kesintisi, veri giriş personeli dediğimiz arkadaşın kesintisi farklı ama oransal olarak yüzde 10 ila 20 arasında kesintiler var. Türk Sağlık-Sen'le bu konuyla ilgili ortak basın açıklaması yaptık. İradeye taleplerimizi ilettik. Kesintinin devam etmesi halinde gerekirse iş bırakma dahil birçok yasal hakkımızı kullanacağımızı, üretimden gelen gücümüzü kullanacağımızı söyledik. Yapılan görüşmeler sonucunda hastane gelirinin düştüğü ve bu düşüş nedeniyle bu kesintinin yapıldığını söylüyorlar. Bu kabul edilebilir bir şey değil" diye belirtti.

'Döner sermaye sistemi ticari bir mesele'

Bir çalışanın hastanenin geliriyle orantılı para almasının ticari bir meseleden kaynaklandığını söyleyen Gülistan, "Aslında çalışana 'çok çalış, çok hastaya bak, gelir artsın sen de bu gelirden yüzde 1 gibi bir pay al' deniyor. Kendi içinde komedi, bir kısır döngüyü barındırıyor. Ne kadar çok hasta bakılır, ne kadar çok girişimsel işlem yapılırsa o kadar çok para kazanılıyor ve o kadar çok para kazanılması da çalışana bir kırıntı olarak geri dönüyor" dedi. Bu durumun kişiler üzerinde çok büyük baskı yarattığını belirten Gülistan, "Yılda bir kez olsun iznini düzgün kullanamama, izin kullanırken kaygı yaşama, hastalandığında hastalık iznini kullanamama ya da aynı iş yerinde çalışan barışının bozulmasına neden oluyor. Bunun tamamı aslında çalışma yaşamını çok olumsuz etkileyen bir ücretlendirme sistemi. Bu ücretlendirme sisteminin kökten kaldırılması, değiştirilmesi gerekiyor" diye konuştu.

'Bu sistemde hasta müşteri, hastane ticari şirket'

Döner sermaye sisteminin hastaya müşteri olarak bakan, hastaneyi de ticari bir şirket olarak gören bir zihniyetin yansıması olduğunu ifade eden Gülistan, sistemin çalışana döner sermaye veya performans baskısı olarak, hastaya iyileşememe olarak, bütün genel bütçeye sürekli şişirilmiş sağlık harcamaları olarak yansıdığını belirtti. SGK'nın borç batağına batması ve gittikçe açık vermesinin temel nedenlerinden birinin de bu olduğunu aktaran Gülstan, "Çünkü sürekli şişirilmiş faturalar ya da sürekli insanların tükettiği bir sağlık, kışkırtılmış bir şekilde sağlığı tüketme alışkanlığı ama bunun karşılığında sağlığına kavuşamama hali mevcut. Bu anlamda sağlıkta dönüşüm dediğimiz bu dönüşümün sonuçları hem çalışanlar hem de hastalar açısından kabul edilebilir değil" dedi.

'Bir an önce son bulsun'

Sağlık çalışanlarının birden fazla sorunu olduğunu ve artık bu sistemin taşıyıcısı olmaktan tükendiklerini belirten Gülistan, "112 çalışanlarının, hemşire arkadaşların, hekim arkadaşların, asistanların çok ciddi sorunları var. Bir bütün yürütülen sağlık sistemi aslında bütün sağlık çalışanlarını gerçekten tüketmiş durumda. Ve bunların çözümlerini de SES olarak çok iyi bir şekilde söylüyoruz. Bu sistemin hem toplum hem çalışanlar açısından nasıl daha güvenli ve sağlıklı olabileceğini ortaya koyuyoruz. Bu noktada mücadele ediyoruz, yürütüyoruz. Bundan sonra da yürüteceğiz. Sağlık çalışanlarını bölen bir yapı var. İstihdam şekilleriyle, farklı ücretlendirmelerle, farklı statülerle işe alımlarla. Bunun da bir an önce son bulması gerekiyor" diye konuştu

(zd)