JINHA

AMED - Diyarbakır'da sadece kadınların çalıştığı O'lala Caremela cafe'sinin sahibi Ebru Kaya, "Bir erkeğe muhtaç olmadan çalışmak onur verici. Bence tüm kadınlarımız evde oturmayıp iş hayatına atılmalı ve kendi ayakları üstünde durabilmeli" dedi.

Kürdistan'da kadınlar eril zihniyet kalıplarını yıkmaktaki kararlılıklarını her yerde her alanda göstermeye devam ediyor. Kadınları evlere hapsetmek isteyen ve 'Elinin hamuruyla erkek işine karışma' şeklinde ki yorumlarla kadınları sosyal hayattan uzaklaştırmak isteyen erk-devlet zihniyetine karşı kadınların cevabı ise her iş alanında yer almak oluyor. Mesleki cinsiyetçiliğe karşı, 'kadın işi' olarak anılan işlerde çalışmaları gerekiyor yorumlarına cevaben kadınlar, sokakta, dükkânlarda her yerde güçlerini göstererek ayakları üzerinde durmanın verdiği mutluluğu kimsenin veremeyeceğini söylüyor. Diyarbakır'da en işlek semtlerden biri olan Ofis'te küçük, mütevazı bir cafeye sahip olan Ebru Kaya, "Burada sadece kadınlar çalışıyor. Çünkü bir kadın olarak kadınların iş hayatına girmesine destek olmak ve bunun arttırılmasını istiyorum" dedi.

'Burası benim çocukluk hayalimdi'

Ofis semtinde O'lala Caremela cafesini işleten Ebru, çalışanlarının hepsinin kadın olduğunu söyledi. Ebru, dokuz aydır cafeyi işlettiğini söyleyerek "Çalışmaya ihtiyacım vardı o yüzden açtım. Kimseye ihtiyacım olmadan yaşamak için, iki tane çocuğum da var onların ve kendi geçimimi buradan sağlıyorum. Aslında zaten böyle bir yer açmak küçüklük hayalimdi. Bunlar da bir nevi bahane oldu. Kendim ve çocuklarım için en iyi geleceği burayı açarak kurabilirim diye düşündüm. Biz burada ev yemekleri yapıyoruz ve kendi ellerimizle yaptığımız tatlılar var. Kendi işimizi para kazanarak yapıyoruz" dedi.

'Her şeye rağmen direttim ve başardım'

İlk başta bu işe başlarken çevrenin tepkisiyle karşılaştığını söyleyen Ebru, "Bu işe başlarken zorluklar yaşadım, çevrem buna tepki gösterdi. 'Sen bunu yapamazsın, git evinde otur' şeklinde yorumlar alıyordum. Ama ben her şeye rağmen direttim ve başardım. Burası Diyarbakır'ın en işlek semti o yüzden rekabette çok oluyor. Ama biz yemeklerimizin lezzetine güvenerek bu işe girdik. Kadın olduğumuz için de müşteriler yemeklerimi daha temiz buluyor. O yüzden diğerleriyle rekabet'te zorlanmıyoruz" diye konuştu.

Ebru, bir kadın olarak çalışmanın çok güzel olduğunu söyleyerek, "Bir erkeğe muhtaç olmadan çalışmak onur vericidir. Bence tüm kadınlarımız evde oturmayıp iş hayatına atılmalı ve kendi ayakları üstünde durabilmelidir" şeklinde ifade etti.

'Kadınlar çalışma yaşamına katılmalı'

Cafede ki tüm çalışanlarının garsonundan aşçısına herkesin kadın olduğunu söyleyen Ebru, "Özellikle hepsi kadın. Çünkü bir kadın olarak onlara destek vermek ve iş hayatına katılmaları için onlara yardımcı olmak istedim. Çünkü kadınların çalışmasını ve daha fazla kazanmasını istiyorum. Buradaki herkesin kadın olması kimseyi rahatsız etmiyor. Erkek müşterilerimizde gayet memnun bu durumdan" dedi. Ebru son olarak tüm kadınları çalışmaya ve tüm zorluklar karşısında diretmeye davet etti.

'Kadınların neler yapabileceğini gösterdik'

Cafede garson olarak çalışan Emine Karadağ ise "Uzun zamandır bu işi yapıyorum. Burada sadece kadınların çalışıyor olması bir nevi huzur verici. Bu işi severek yapıyorum. Bence tüm kadınların çalışma hayatına katılması gerekiyor. İş hayatına girmek kadını daha bir olgunlaştırıyor ve gelişimini sağlıyor. Bize karşı çıkanlar oldu işte 'yapamazsınız, kadınsınız daha fazla zarar edersiniz' diye ama biz onlara bunu yaparak en büyük cevabı verdik. Kadınların neler yapabileceğini gösterdik" diye kaydetti.

Güler yüzlü kadınları, lezzetli yemekleri ve sıcak ortamıyla O'lala Caramela tüm müşterilere kadınların emekleriyle kurulmuş güzel imkânlar sağlıyor.

(mm-de\dk)