TEDAŞ gözünü köylünün cebine dikti!

09:05

Sarya Gözüoğlu / JINHA

MÊRDÎN - Hayatlarını çiftçilik yaparak kazanan Heşerî (Dikmen) köylüleri, elektrik kesintileriyle tarlalarını sulayamıyor, ürün alamıyor. "Çiftçilik ölürse biz de ölürüz" diyen köylüler, TEDAŞ'ın çiftçilere verilen ödeneklerine de el konulduğunu kimsenin de kendilerine destek olmadığını söyledi. "Boyun eğmeyeceğiz" diyen köyülüler, kesintilerin devam etmesi halinde eylem yapacaklarını söyledi.

Mardin'in Kızıltepe ilçesine bağlı Heşerî (Dikmen) köyünde yaşayan çiftçiler yüksek elektrik faturalarından şikayetçi. TEDAŞ tarafından kendilerine kullanmadıkları halde çok yüksek faturaların çıkarıldığını ifade eden köylüler "Günde 6 saat elektriklerimiz kesiliyor" diyerek yaşadıkları zorlukları anlattı.

Tek geçim kaynağı tarım olan Heşerî köyünde çiftçilik yapan köylüler tarlalarını su kuyularından çektikleri su ile suluyor ve yine su ihtiyaçlarını kuyulardan karşılıyor. Elektrik kesintileri ile birlikte çiftçilerin kuyulardan su çıkarmak için kullandıkları dinamolar çalışmazken yüzlerce dönümlük arazileri de kurumaya terk ediliyor. Çiftçiler kısıtlı su imkânları ile arazilerinin yüzde ellisini ya da yüzde 25'ini kurtarmaya çalışıyor. Heşerî köyü muhtarı Aziz Karaaslan, TEDAŞ tarafından kendilerine haksız yere milyarlarca liralık elektrik borcunun çıkarıldığını belirterek, "Günde 6 saat elektriklerimiz kesiliyor. Hiçbir yerde yeşillik yok. Su veremiyoruz" dedi.

'Çiftçilere zorla protokol imzalatmak istiyorlar'

Köyde yaşayan yurttaşlara elektrik karşılığında milyarlarca liralık faturaları ödeyecekleri ve bu ödemelerin rutin olarak yapılması gerektiği yönünde protokol imzalatılmaya çalışıldığını belirten Aziz,"Bunlar devletin oyunlarıdır. Halkı böyle yola getirmeye çalışıyorlar. Bu şekilde dayatarak çiftçilere protokol imzalatmak istiyorlar bu protokol çiftçilerin kullanacağı elektrik ile işçilerin çiftçilerin devlete mahkum olmaları isteniyor" şeklinde belirtti.

'TEDAŞ ödeneklere de el koydu'

Mardin ve çevresinde aynı şekilde mağdur edilen birçok köyün varlığına dikkat çeken Aziz, ayrıca devlet tarafından çiftçilere yıllık olarak verilen yardım ödeneklerine de TEDAŞ tarafından 'borçlarının olduğu' gerekçesiyle el konulduğunu ve TEDAŞ'ın banka hesaplarını bile ele geçirdiğini ifade etti. Aziz, Mardin civarında yaklaşık 40 trilyonluk çiftçi ödeneğinin bu yolla köylülerden zorla alındığını iddia etti.

'Amaçları ömür boyu kendilerine borçlu bıraktırmak'

Tarlaları sulayamadıkları için ekinlerinin yandığını ve milyarlarca liralık zarara uğradıklarını ifade eden Aziz, TEDAŞ ile görüşerek defalarca bu sorunun hallolması için çözüm yoları aradıklarını sözlerine ekledi. Aziz, "Kesinti yapılıyorsa gece 02.00'den sabaha kadar kabul ediyoruz dedik. Ancak gündüz elektriğin düzenli verilmesini istiyoruz onu da yapmıyorlar. Şarteli indirip kaldırıyorlar. Su pompalarımız yandı köylülerin beyaz eşyaları yandı. Amaçları milleti imzaya çağırmak ve protokolü imzalatarak bir ömür kendilerine borçlu bıraktırmaktır" şeklinde konuştu.

'Çiftçilek ölürse biz de ölürüz'

Ödeneklerinin gayri hukuki yollarla ellerinden alındığını belirten Aziz, bu durumun devamı halinde köy olarak eylem yapacaklarını dile getirdi. Aziz, "Çiftçiliği de bırakmayacağız ayaklanacağız hep birlikte sokaklara döküleceğiz. Şimdi kimse yok yanımızda ne ziraat odaları ne de STK'lar arkamızda değil. Biz kendi çabamızla mücadele ediyoruz. Son baskılar artık bardağı taşıran son damla oldu bizler ayaklanırsak artık geri dönüşü olmaz. Bölge çiftçilik üzerinden geçiniyor çiftçilik ölürse bizler de ölürüz ancak biz yine de devlete boyun eğmeyiz onurumuzla ölürüz" ifadelerinde bulundu.

'Beyaz eşyalarımız yandı halk isyan ediyor'

Köyde yaşayan kadınlardan Sabahat Ertaş, elektriklerin gün içerisinde onlarca defa kesilmesinden kaynaklı hiçbir işlerini yapamadıklarını ifade etti. Halkın yıldırılmak istendiğini ifade eden Sabahat, "Bu durum bizi perişan etti. Beyaz eşyalarımız yandı. Halk isyan ediyor artık yeter. İki yıldır biz bu sıkıntıyı yaşıyoruz. Zararımız çok büyük ve hala zara görmeye devam ediyoruz" ifadelerinde bulundu.

'Kürt olduğumuz için bize bunlar yapılıyor'

Helo Ertaş ise "Tüm eşyalarımız yandı. Tarlalarımızı sulayamıyoruz. Elektrik olmayınca kuyudan su çekemiyoruz. Ramazan ayı boyunca susuz kaldık" dedi. TEDAŞ'ın dayatmalarını kabul etmeyeceklerini ifade eden Helo, "Onlar bize bunu dayatıyor ancak biz kabul etmiyoruz. Her şey hukukuna göre olacak kimsenin bizden zorla para almaya hakkı yok. Biz haklarımızın farkındayız. Onlar bize elektrik sağlamak zorundadır. Kim vermiş onlara bu hakkı. Kürt olduğumuz için bize bunlar yapılıyor. Bu köyün tamamı çiftçi ve elektriksiz hiç bir iş yapamazlar. Bizim tüm ekinlerimiz susuzluktan yandı. Bize bunun kasten yaptıklarını da defalarca söylediler" diye konuştu.

(gc/fk)