Eylem Daş- Perihan Kaya /JINHA

İSTANBUL - Tarihi binaları, otellere ve AVM'lere dönüştürülmesi için yerlerinden olan esnaflara bir yenisi eklendi. Beyoğlu'nun 30 yıllık duraklarından Laterna Cafe'de kentin belleğinden silinmeye çalışılan son yer oldu. İşletmeci Urmiye Uysal, "İşyerime ruhsatımız olduğu halde kaçak işletim belgesi verdiler. Bina kaçak diye zabıtalar geldi ama bu binayı otuz yıldır işletiyoruz. Madem kaçak neden bana işletim belgesi verdiler, neden yıllardır vergi veriyoruz" dedi.

AKP' belediyeleri yıllarca vakıf binalarında kiracı olan küçük esnafın yerlerini türlü hilelerle ellerinden alıyor, tarihi binaları, otellere ve AVM'lere peşkeş çekiyor. Bunun son örneği de geçtiğimiz günlerde 30 yıldır Beyoğlu'nda herkesime hitap eden Laterna Cafe'nin kapatılması oldu. Cafenin işletmeciliğini yapan Urmiye Uysal, işletmenin kapatılmasının sebebinin AKP Hükümeti'nin 2012 yılında çıkarttığı "Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi" kanunu kapsamında gerçekleştiğini dile getirdi. Yasaya göre, mal sahiplerinin yetkili bir firmayla anlaşarak binaları için "riskli" raporu aldığını ve bu raporla binayı yıktırıp yeniden yaptırdığını söyleyerek kiracıların bu rapora itiraz etmek gibi bir hakkının olmadığını belirtti.

'Neden yıllardır vergi veriyoruz'

30 yıllık emeğin bir gecede zabıtalarca mühürlendiğine dikkat çeken Urmiye, "Bir mülk içinde kiracı varken başka birine o mülk kiraya verilir mi? Ancak verildi. Biz tahliye olmadan türlü oyunlarla binayı zenginlere peşkeş çekerek bizi mağdur ettiler" diyerek, kiracısı olduğu vakfa, belediyeye ve binayı kiralayan kişiye dava açtığını belirtti. İş yerinin kapatmak için belediyenin türlü oyunlar yaptığının ve ruhsatını çaldıklarının altını çizen Urmiye, "İşyerime ruhsatımız olduğu halde kaçak işletim belgesi verdiler. Bina kaçak diye zabıtalar geldi ama bu binayı otuz yıldır işletiyoruz. Madem kaçak neden bana işletim belgesi verdiler, neden yıllardır vergi veriyoruz" dedi.

'Ruhsatınız yoksa şikayetinizi alamam'

Belediyeyi şikâyet etmek için karakola gittiğini ancak polislerin "ruhsatınız yoksa şikayetinizi alamam" dediklerini söyleyen Urmiye, bunun üzerine savcılığa gittiğini belirtti. Urmiye "Bizim tuttuğumuz avukatları bile satın aldılar. Eşime işçi içirip onu kandırdılar. Ben altmış yaşındayım ve bunun mücadelesini veriyorum. Ben bundan sonra ne yapacağım çöp mü toplayalım?" diyerek yetkililere tepki gösterdi.

Avukatlarını satın aldılar!

Avukatlarında kendilerini kandırdığını dile getiren Urmiye, "Avukatları da arz edemiyorum, sözleşme imzalamışlar. Arz etsen de elli bin veriyorsun arz etmesen de elli bin verilecek diye bize sözleşme imzalatmışlar" dedi. Müşterilerinde kendine destek sunduğunu dile getiren Urmiye, "Müşterilerim hepsi beni destekliyor. Sıcak bir ortam vardı. Her gün burada eylem yapıyorum. Beni ve bana destek verenleri gözaltına aldılar. Daha sonra polise hakaretten, ambulans oyalamaktan ve mühür açmaktan bana dava açtılar" dedi.

(fk)