Tarihi Kırk Değirmen yok olma tehlikesiyle karşı karşıya
09:01
JINHA
WAN - Gürpınar'da, çevre illerden gelen yurttaşların uzun soluklu sohbetleriyle yeniden can bulan tarihi Kırk Değirmen 'Çilaş', susuz bırakılarak, gelişen teknolojiye yenik düşürüldü. Gürpınarlı yurttaşlardan Behiye Tanış, "Tarihi su değirmenlerin yok olması demek kültürel değerlerin de yok olacağı anlamına gelir" dedi.
Van'ın Gürpınar ilçesindeki tarihi Kırk Değirmen (Çılaş), önce susuzluğa, ardından da teknolojiye yenik düştü. Urartu döneminden kalan ve yaklaşık 2 bin 700 yıllık değirmenler, geçmişte birçok yurttaşın geçim kaynağını olurken, şimdi ise yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Gürpınar'ın Değirmen Düzü Mahallesi'nde yer alan tarihi su değirmenlerinin 35 yıl önce faaliyette olduğunu ifade eden yurttaşlardan Behiye Tanış (72), değirmenleri besleyen suyun, Van'a içme suyu olarak verilmesiyle değirmenlerin tek tek durduğunu kaydetti. Behiye, yurttaşların bir dönemler fabrika gibi çalışan değirmenlere günler öncesinde katır sırtlarında buğday ve arpa taşıdıklarını hatırlattı.
'Emeğiyle kadın yaşamın her yerinde'
Günlerce çevre illerden gelen misafirler ağırladıklarını belirten Behiye, Van ve ilçelerinde kervanlarla gelen yurttaşların değirmenlerde buğdaylarını öğütmek için sırada beklediklerini söyledi. Behiye, sözlerine şöyle devam etti: "Benim çocukluğum burada geçti. Ben buranın yerlisi olduğum için buraya il ve ilçelerden gelen yüzlerce yurttaş olurdu. Bizler burada onları misafir gibi karşılardık. Bu günlerce sürerdi. Onlara yöresel yemekler yapardık. Evlerimizde ağırlardık. Birçok insanla tanışırdık. Kadınlarla bir araya gelir sohbetler geliştirirdik, çok sıcak bir ortam oluşurdu."
Yurttaşlar elektrikli değirmenlere yöneldi
Geçimini değirmenlerden elde ettikleri gelirle sağlayan değirmencilerin başka işlere yönelmesiyle, tarımın zarar gördüğünü söyleyen Behiye, "Burada yurttaşlar tarım ve hayvancılıkla geçimlerini sağlıyorlardı. Değirmenlerin yok olması yurttaşları elektrikli değirmenlere yönlendirdi" diye belirtti. Su değirmenlerinden elde edilen unun daha sağlıklı olduğunun hatırlatan Behiye, elektrikli değirmenlerin buğdayı yaktığını ifade etti. Tarihi yapısına zarar vermeden tarihi su değirmenlerinin tadilatlarının yapılması gerektiğini vurgulayan Behiye, "Tarihi su değirmenlerin yok olması demek kültürel değerlerin de yok olacağı anlamına gelir" ifadelerini kullandı.
(htk/dc/mg)