‘Devlet kimdir?’ diyen kadınlar İklim Forumu’nda

12:19

JINHA

İSTANBUL - “ Ekoloji Mücadelesinde Kadınlar” konu başlıklı panelde konuşan Fırtına İnsiyatifi’nden kadınlar Yeşil Yol Direnişi’ni anlattı. Gönül Gülay, “Yeşil yol ranttır. Doğayı seven, geleceğini korumak isteyen herkes bu direnişe sahip çıkmalı” dedi.

İklim Forumu panellerle devam ediyor. Garanti Kültür Merkezi’nde Seminer-2 Salonu’nda “Ekoloji Mücadelesinde Kadınlar” konu başlığı ile düzenlenen panele Fırtına İnisiyatifi’nden Özlem Erol, Tülay Gülay ve Zeliha Gülay katıldı. Nazım Hikmet’in Kadınlarımız şiiri ile başlayan panelde, ayrıca Yırcalı kadınlara selam gönderildi. Panelin moderatörlüğünü yapan Nükleer Karşıtı Platform İstanbul Sözcüsü Fatoş Çırnaz, sömürgecilik döneminden beri kadınların topraklarına sahip çıktıklarını dile getirerek, “Latin Amerika’da ki devrimci dalgalardan tutun da Gezi’ye kadar hep kadınlar en önde mücadele ediyor” dedi. Ardından Yeşil Yol direnişini konu alan film gösterimi yapıldı.

‘Kuralları devlet koymadı biz koyduk’

Çamlıhemşin’den gelen Zeliha Gülay, “Hep doğal şartlarda yaşadık. Zordu ama mutluyduk. Bahçemizde çayımız vardı, hayvanlarımız vardı. Her işin altından kalkıyorduk. Her şeyimiz organikti. Biz mayısta yaylarımıza çıkarız, oralarda kalırız. Biz oraya çıktığımızda korucularımız olurdu ve kimse doğayı tahrip edemezdi. Beraberlik vardı birlik vardı. Kuralları devlet koymadı biz koyduk. Yayla zamanı sevinçle gidiyorduk. Bu sene çok zorlandık. Bu niye yeşil yol? Yeşili kazığın zaman altı topraktır. Epeyce uğraştık. Umarım başarırız” dedi.

‘Yeşil yol dedikleri ranttır’

Çamlıhemşin’den Gönül Gülay “Her şeyimiz güzeldi. Çobanlık yapardık. Yaylarımızda mutluyduk. Biz sütün içerisindeydik devlet bize süt tozu dağıtırlardı. Biz devleti öyle tanıdık. Hemşin kadınları egemen kadındır. Yaylarımızı ise anlatmakla bitmez. Biz yaylarımızın yollarını kendimiz yaptık. Devletin hiçbir yardımı olmadı. Yeşil yol diye bir şey yoktur. Yeşil yol dedikleri ranttır. İnsan o doğanın yok olmasına gönlü razı olmaz. Ama insan olmayana bir şey diyemeyiz. Yaylaya çıktık dozerler yolu kapamıştı. Hepimiz sırtımızda taş taşıdık. Kepçenin önünde durduk. Ben dedim ‘Benim buradan cenazem kalkar’. Beni hırpaladılar tabi. Ama kalkmadım. Dozeri geri çektirdik. Orada bir katliam var. Doğayı seven, geleceğini korumak isteyen herkes sahip çıkmalı” diye konuştu.

‘Kadınların vadide hakimiyeti söz konusu’

Özlem Erol ise 6 yıldır Fırtına Vadisi’nde yaşadığını dile getirerek, “Oraya geldiğim andan itibaren ekolojik tahribatın farkındayız. Zaten doğaya geri dönüşümüzün sebebi de oydu. Orada bulunmadığımız sürece olaya müdahale edemeyiz. Kadınların vadide hakimiyeti söz konusu. Hem evde hem toprakta yüksek bir özgüvenleri var. Bu tip mücadelelerde kadınlar öncü olursa biz her şeyi yaparız. Kadınlar doğaya erkeklerden daha hâkim ve üstünler.

Panel soru cevap kısmı ile son buldu.

(ck-öç/zd/fk)