Edremit'te kadın doğaya, doğa kadına dönüyor
09:12
Nişmiye Güler/JINHA
WAN - Edremit Belediyesi'nin başlattığı "Darâ Jiyanê" projesi ile kadınlar tekrar doğayla buluşuyor. Tarlada kendi ürettiklerini tüketen kadınlar, "Doğa ile bütünleşmek bize özümüzü geri kazandırdı. Doğaya iyi bakıyoruz, o da bizi meyve ve sebzeleri ile mükâfatlandırıyor" ifadelerini kullandı.
Van'ın Edremit Belediyesi tarafından başlatılan "Dara Jiyanê" ile kadınlar kent yaşamı nedeniyle uzaklaştırıldıkları doğayla tekrar buluşuyor. Bahçede çalışmaktan zevk alan kadınlar, "Doğa ile bütünleşmek bize özümüzü geri kazandırdı. Doğaya iyi bakıyoruz, o da bizi meyve ve sebzeleri ile mükâfatlandırıyor" ifadelerini kullandı. Projenin takipçisi ve yönlendiricisi ise Kadın Politikaları Müdürlüğü'nde çalışan Ziraat Mühendisi Saime Demiroğlu. Saime, 4 ay önce başlattıkları proje ile amaçlarının, kadınları üretime katmak ve toprakla bütünleştirmek olduğunu söyledi.
'Kadınlara önce bitkileri tanıttık'
Projeye armut ağaçlarını 3 dönümlük araziye dikerek başladıklarını belirten Saime, bir deneme yaptıklarını, geri kalan arazide domates, biber, salatalık ve fasulye yetiştirdiklerini dile getirdi. Üç kadın çiftçinin burada çalıştığını belirten Saime "Kendi imkânları ile üretip elde ettikleri ürünleri pazarlarda satıp aynı zamanda kendi evlerine de götürmeleri için imkân yaratmak istedik. Şu anda bir deneme bahçesi yaptık. Hep beraber öğreniyoruz. Hem biz hem kadınlar bir şeyler öğreniyoruz. Gelecek yıl alanı genişletip her alana sebze meyve ekmeyi planlıyoruz. Şimdiki nesil üretimi sadece bahçeden ürünü toplama olarak biliyor. Biz burada toprakla tohumun birleştiği ilk andan son ana kadar nasıl bakılır onu göstermeye çalışıyoruz. Burada bir sebze nasıl yetişir bizimle birlikte öğrendiler" şeklinde konuştu.
'Topraklarımızı GDO ve kimyasallarla zehirlemiyoruz'
İşlenen toprakların çok verimli olduğunu söyleyen Saime, sebze üretim alanında çiftlik gübresi dışında hiçbir katkı maddesi kullanmadıklarını, tamamıyla doğal organik fideler getirdiklerini vurguladı. Organik üretim yapmalarının nedenini anlatan Saime, "GDO'lu ürünler toprağımızı yeterince zehirliyor. Serhat bölgesinde topraklarımız dokunulmamış, kirlenmemiştir. Burada organik üretim yapma olanağımız daha yüksek. Bizler de kadınlar olarak burada üreteceğimiz sebze ve meyvelerin organik olarak tüketiciye ulaşmasını istiyor bunun için çabalıyoruz" dedi.
'Ürettiğini tüketmek çok farklı bir duygu'
Bahçede üretim faaliyetlerinde bulunan üniversite öğrencisi Berivan Benek, okulun tatil olduğu günlerde bahçede çalışıyor. İlerleyen zamanlarda üretimi artırmayı amaçladıklarını belirten Berivan, "Bu sayede birçok kadın bu iş olanağından faydalanabilecek. Doğadan uzak bir toplum olduğumuz söylenemez, fakat az da olsa geri plana attığımız tarım faaliyetleri ile ilgilenmek, burada kendi elinle bir şeyler yetiştirmek, bunu yaşamak, ürettiğini tüketmek çok farklı bir duygu. Kendini önemsiyorsun yaptıklarını gördükçe. Bunun zevki ve tadı bambaşka" ifadelerini kullandı.
'Kadın hem yoktan var eder hem de olana güzellik katar'
Kadınların doğalarından uzaklaştırıldığını vurgulayan Berivan, "Kadın demek üretmek, yapmak ve var olanı daha da güzelleştirmek demektir. Günümüz koşullarında kadınlarımız sadece yas tutmakla uğraşıyorlar. Kadınlar karalarını giyip oturmak zorunda bırakılıyor. Savaş dursa insanlar farklılıkların güzelliklerini görüp benimseyerek yaşasalar her şey çok daha güzel olacak. Doğanın verdiği nimetlerden faydalanalım. Bırakalım savaşları. Bu topraklar hepimizin. Birlikte ekip birlikte biçelim. Amacımız toprağı ekip biçmek olsun sınır çizmek mayın döşemek olmasın. Topraklarımıza bomba yerine fidan ekelim" mesajını verdi.
'Ürünlerimizi kendi pazarlarımızda satıyoruz'
Var olanı tüketmek yerine kendi ürettiğini tüketmeyi tercih eden Leyla Benek, "Daha önce evde oturup sınavlara hazırlanıyordum. Bu proje kadın açısından çok iyi oldu. Talepte bulunduk daha sonra işe başladık. Bahçemizi ekeli 3 ay oldu. Bahçemizde domates, biber, salatalık ve fasulye ektik. Haftada bir sulama yapıp olgunlaşan sebzelerimizi topluyoruz. Kendi pazarlarımızda ürünlerimizi satıyoruz. İhtiyaç olursa kendi evlerimize de götürüp kurutmalık için kullanıyoruz. Bahçeye gelerek doğa ile iç içe olmaya başladık. Bu güne kadar bahçeye girip çıkmamıştım. Hep okul ve derslerle ilgileniyordum. Buraya gelince doğa ile bağlılığım arttı. Burada hem iş hem de sosyal aktivite olarak iyi vakit geçiriyoruz" dedi.
'Sağlıklı sebze ve meyveler üretiyoruz'
Çocuklarının sağlığı için bu projeye katıldığını ifade eden anne Semra Kodaş ise, "Kadınlar doğayla barışık oldu. Pazardan aldığımız sebzeler ile kendi ektiğimiz bir olmuyor. Tamamıyla organik üretiyoruz. Daha sağlıklı oluyor. Sabah 07.00 gibi bahçemize geliyoruz. Tahminen 5 saat falan çalıştıktan sonra evlerimize gidiyoruz. Vaktimiz burada çok zevkli ve güzel geçiyor" şeklinde konuştu.
(ht/gc)