Adıyamanlı Aleviler Koçali Barajı ile asimile tehdidi altında

09:01

Zehra Doğan/JINHA

ADIYAMAN - Koçali Barajı'ıyla beraber Adıyaman'ın Alevi köylerinin kültürel asimilasyon tehdidi altında olduğunu söyleyen Koçali Barajı'na Hayır Platformu'nun avukatı Bülent Çınar, "Halklar arası kültürel paylaşım kopartılarak, halk asimile edilecek. Bölge sulaması Atatürk Barajı'ndan da sağlanabilecekken, Koçali'de ısrar niye" diye sordu.

Adıyaman'ın Şêxbor (Çatalağaç), Şehînqa (Doğanlı), Qirikan (Gökçay), Varlı, Buvukan (Bağlıca) ve Kurêmille (Ağaçkonak) Alevi köyleri, yapımı için ihale edilen Koçali Barajı'nın tehdidi altında. Daha önce köylülerin yol kapatma eylemleriyle tanıdığımız Koçali Barajı projesine karşı mücadele, şimdi ise kimliği belirsiz kişilerin baraj yapımında çalışan 5 iş makinesinin yakılmasıyla baraj projesi tekrar gündeme geldi.

'Baraja karşı iki dava açtık'

Koçali Barajı projesi ve ÇED raporunun uygun olmadığını belirten Koçali Barajına Hayır Platformu Avukatı Bülent Çınar, köylülerin yüzde 80'ninin barajı istememesine rağmen ısrarla baraj inşasına devam edildiğini söyledi. Platform olarak Şanlıurfa İdare Mahkemesi'nde Devlet Su İşleri Müdürlüğü ve Orman Bakanlığı'na iki dava açtıklarını söyleyen Bülent, amaçlarının bölgede adil bir inceleme yapılarak ÇED raporunun düzenli bir şekilde hazırlanması olduğunu söyledi. Bülent, "Hukuk dışı hazırlanmış olana ÇED raporu iptal edilmeli" diye konuştu.

'Tütün için baraja gerek yok'

Bölgede yaşayan halkın tütün üretimiyle geçimini sağladığına dikkat çeken Bülent, tütün için gerekli suyun zaten yakın mesafede bulunan Atatürk Barajı'ndan çok kolay şekilde sağlanabildiğine işaret etti. Bülent, "Halk neye uğradığını şaşırmış durumda. Baraj olmasına dair köylülerin bir talebi olmadı. İnsanlar kendi ekonomilerini bir şekilde elde ediyor. Baraj onlara zarardan başka bir şey vermeyecek. Halk ekonomik, sosyal ve ulaşım anlamında ikiye bölünmüş olacak. Barajla beraber diğer köylerle ulaşım kesilmiş olacak. Halklar arası kültürel paylaşım kopartılarak, halk asimile edilecek. Bölge sulaması Atatürk Barajı'ndan da sağlanabilecekken, Koçali'de ısrar niye?" diye sordu.

'Tarihi Samsat'ı Atatürk yok etti'

Atatürk Barajı'nın yapımıyla beraber Samsat bölgesindeki köylülerin yaşadığı mağduriyeti hatırlatan Bülent, "Samsat bölgesi tarihin ilk yerleşim yerlerinden biriydi. Bu kadar köklü bir yaşamın sürdürülebilmesi için gerekli adımların atılması yerine bölge baraj planıyla tamamen insanlaştırıldı. İnsanlar kendini birden bire büyük kentlerin içinde alt sınıf olarak gördü. Neye uğradıklarını şaşırdılar. Birçoğu uzak kentlerde mevsimlik işçi oldu. Şimdi Samsat bölgesinde dünya mirası tarihi yapı bulmak zor. Bu tahribatın hesabı bile sorulmadı, Adıyaman'da da köklü bir kültür var. Şimdi ise bu kültürü yok erme girişimi var" diye konuştu.

'Birkaç kuruş adına halk mağdur ediliyor'

Bülent, geçtiğimiz günlerde basında yer alan "PKK Koçali Barajı iş makinelerini önayaktı" haberlerinde değinerek, "Bunu yapanların PKK üyeleri olmadığını düşünüyoruz. Daha kimin yaptığı belli değilken, bu haberler doğru değil. Olayı tasvip etmiyoruz" diye konuştu. Bülent son olarak Koçali için kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulunarak, "Birkaç kuruş adına halk mağdur ediliyor. Kimse barajı istemiyor, demokratik mücadelemiz devam ediyor" dedi.

(mg)