Ceren Karlıdağ-Helin Yıldırım/ JINHA

İZMİR - Bornova'nın Pınarbaşı beldesinde yapılmak istenen taş ocaklarına karşı mücadelesini sürdüren kadınlar doğa talanı istemiyoruz, "Ormanlar bizimdir" diyor.

İzmir'in Bornova ilçesine bağlı 50 bin nüfuslu Pınarbaşı beldesi taş ocakları ile çevrelenmiş durumdu. Pınarbaşı Ormanları'nı yok olma tehlikesiyle karşıya bırakan taş ocaklarına karşı geçtiğimiz günlerde yöre halkı ve ekolojistler buluşma gerçekleştirdi. Buluşmaya en çok kadınların katıldığı gözden kaçmadı. "Ormanlar bizimdir" diyen kadınlar taş ocaklarına karşı mücadelelerini anlattı.

Pınarbaşı için Ankara'dan İzmir'e

Ankara'dan İzmir'e Pınarbaşı Ormanlarını savunmak için gelen Şule Bayrak, çadırını alıp kilometrelerce yol tepen kadınlardan yalnızca biri. Şule "Buraya taş ocaklarının işgal ettiği toprakları korumak ve halkın sesine ortak olmak için geldik. Bu doğa kıyımına engel olmak için biz de ses olmak istedik" diyor.

'Doğaya ve ormanlarına sahip çıkan nesiller yetiştirmek için…'

Üç Bedende Şifa Kişisel Gelişim Merkezi bünyesinde buluşmaya katılan Zehra Çağlar ise öğrenci ve aile koçu kimliği ile katılımcılara atölye vermek için geldiğini söylüyor. "Ormanlar Bizimdir" etkinliğinin büyük ve farkındalık yaratmayı amaçlayan bir etkinlik olduğunu dile getiren Zehra, katılımcılara verdiği atölyede ise ormanlara ve doğaya sahip çıkılabilmesi ve gelecekte farkındalığı yüksek nesiller yetiştirebilmek için çocuklara nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda aktarımda bulunduğunu söyleyerek "Doğaya ve ormanlarına sahip çıkan nesiller yetiştirmek için çocuklara soru sormalı ve cevaplarını da dinlemeliyiz" diyor.

'Kapitalizme karşı bir mücadele veriyoruz'

Alternatif Yaşam Bisiklet Topluluğu'nun üyelerinden Latife Özcivittaş ocaklarına karşı söyleyecek sözleri olduğu için bu etkinliğe katıldıklarını dile getiriyor. Latife sadece doğa kent mücadelesi vermediklerini ifade ederek "Biz asıl bunun sistemle bağını kurmamız gerektiğini düşünüyoruz, kapitalizme karşı bir mücadele veriyoruz. Bu yüzden bizim işçilerden, emekten, halklardan yana bir mücadele vermemiz gerekiyor. Daha önce MKM ile birlikte Rojavalı çocuklara dayanışmak için bir piknik düzenledik, seçimlerde Ertuğrul Kürkçü ile bisiklet turu yaptık. Biz görüyoruz ki çok fazla bisiklet grubu var ama biz bunun kapitalizmle bağını kurmak ve farklı bir şeyler yapmak istiyoruz" diyor. Topluluğun kurucularından olan Gülsüm Karapınar taş ocakları için konuşup, tartışmak istedikleri için buluşmaya geldiğini, halkın artık tozdan ve ağaçların kesilmesinden dolayı artık Pınarbaşı'nda yaşamak istemediğini dile getirerek " Buna karşı onlarla birlikte mücadeleye devam edeceğiz" diyor. Yine topluluğun üyelerinden Özlem Çolakoğlu ise "Doğaya zarar verenlere karşı emekçi halkın yanında olmak istiyor ve ormanlar bizimdir diyoruz" diye ifade ediyor.

'Temiz hava, temiz nefes istiyoruz'

Yaklaşık 25 yıldır Pınarbaşı'nda yaşadığını söyleyen Nilay Özbudak ise "Her geçen gün ormanlarımız katlediliyor. Çocuklarımızın geleceği için buradayız. Her geçen gün orman ve ağaç sayımız azalıyor bu da çok büyük bir toz bulutuna sebep oluyor. Bunun için buradayız" diyor. YinePınarbaşı'nda yaşayan Nur Aydoğan " Biz balkonlarımıza çıkamıyoruz, pencereleri açamıyoruz, çamaşırlarımızı asıyoruz toz oluyor. Bu birçok sağlık sorununa sebep olacak. Başta solunum sıkıntıları çekeceğiz, çünkü zehir soluyoruz. Buradan yetkililere sesleniyoruz, artık bir şeyler yapsınlar çünkü biz artık temiz hava, temiz nefes istiyoruz" diyor.

(fk)