Esir Şengalli kadınlar canlı bomba eyleminde kullanılacak (2)
Dosya Haber
Zehra Doğan / JINHA
DÊRİK - DAİŞ çetesi elindeki 7 binden fazla esir kadınları canlı bomba eylemlerinde kullanmaya hazırlanıyor. Acil önlem alınmaması takdirde yaşanan katliamların bilançosu ağır olacak. Kendi imkanlarıyla kaçan kadınların çoğu ise tecavüzcüsünün çocuğunu doğurmamak için canına kıyıyor ya da ailesi tarafından "namus" gerekçesi ile katlediliyor. Rojava'da kamplarda kalan kadınlar, "Zaten yaşananlar yaşandı, şimdi yaraları sarma zamanı" diyor.
Duhok'ta kız kardeşlerle yaptığımız görüşmenin ardından Rojava'nın Dêrik kentine geçiyoruz. 3 Ağustos'ta DAİŞ'in saldırılarına karşı YPG /YPJ tarafından açılan güvenlik koridorunun çizdiği yol takibinin ardından Dêrik kentinin yakınlarında kurulan Newroz kampında 10 binden fazla Şengalli yaşıyor. Doktorun olmayışının başlıca sorunlardan olduğu bu kampta çocukların neredeyse hepsi hasta. Kadınlar için ise herhangi bir rehabilite dayanışması yapılmazken bu iş için yine Rojavalı Cizîre Kantonu yöneticisi kadınlar kolları sıvamış. Yetkililer, her gün kampta ulaşabildikleri tüm kadınlara ulaşarak her konuda dayanışma içinde olmaya çalışıyor.
'Zaten olan oldu şimdi yaraları sarma zamanı…'
Çamurdan evler yapan çocukların arasında ilerleyişimiz sürerken kadınlarla bir araya geliyoruz. Hiçbir kadın başından geçenleri anlatmak istemezken, kadınların hala yaşadıkları travmayı atlatamadıkları açıkça görülüyor. Kadınlardan Nadia Ali, "Başımıza zaten gelen geldi, şimdi bunları iyileştirme zamanı artık. Bize yardım lazım. Topraklarımıza dönmek istiyoruz. Bu yüzden tüm güçlerin birleşmesi ve Şengal'i kurtarması lazım" diyor. Bıhar, Besê ve Nadira da aynı sözleri söylüyor:"Herkes yaşadığı trajediyi anlatmaktan çok sıkıldı. Kimse yardım etmiyor. Tek istediğimiz katliamı unutmak…"
Kurtulan kadınlar sürekli bir kaçış halinde
Derin sessizliğin ardından kamp yetkililerinden Pelda, daha önce kampta hazırladıkları raporu bizimle paylaşıyor. DAİŞ'in elinden kaçarak kampa ulaşan kadınların daha önce Katar, Suudi Arabistan, Mısır, Derezor, Musul ve Suriye'nin birçok kentinde satıldığını söyleyen Pelda, kampa 20 kadının geldiğini söylüyor. Pelda şöyle devam ediyor: "Bildiğiniz gibi Suriye savaşın içinde, bir yandan DAİŞ saldırılarına karşı direniş içindeyken bir diğer yandan kadınlar için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Fakat bu anlamada daha fazla dayanışma gerek. Kaçan kadınların çoğu daha çocuk yaşta. İki gün önce 8 kadın DAİŞ'ten kaçarak buraya geldi. Kaçanlar 16 ve 18 yaş aralığında. Durumları çok kötüydü ve burada kalmak istemiyor kimseyle görüşmek istemiyorlardı. Gitmek istiyorlardı, çünkü Suriye'de satıldılar ve kaçtıkları bölge buraya çok yakındı. Bu yüzden biz de onlara engel olmak istemedik.
'Çocuklar tecavüzden dolayı yürüyemez halde'
Çocuklar bir süre bizimle kaldı. Defalarca satılıp tecavüze uğramışlardı. Kaçarken iki arkadaşları geride kalmış, bu yüzden her gün ağlıyorlardı. Durumları çok kötüydü. Birçok kişi tarafından aynı anda defalarca tecavüze uğradıklarını anlatıyor ve ağlıyorlardı. Yalın ayak kaçtıkları için ayakları yara bere içindeydi. Bir süre bizimle beraber kaldıktan sonra durumları biraz iyileşti ve gitmek istediler. Aileleri burada değildi, ailelerine ulaşmak istiyorlardı. Onların ardından kaçmayı başaran 13 ve 14 yaşlarında iki kız çocuğu daha kampa geldi. Kızlar defalarca tecavüze uğradığı için yürüyemiyorlardı. Bunlar da sürekli ağlıyor ve DAİŞ'in elinde hala binlerce kadının olduğunu söylüyordu. 14 yaşında olan çocuk her saniyede bir besmele çekiyordu. Akli dengesini yitirmişti, DAİŞ besmele çekmeyenleri öldüresiye dövüyormuş, çok korkuyordu, sürekli arkasına bakıyordu."
'Kurtulanlar bu kez aileleri tarafından katlediliyor'
Kamptan çıkıp ailelerine ulaşmayı başaran kadınların aileleri tarafından "namus temizleme" gerekçesi ile katledildiğinin duyumunu aldıklarını söyleyen Pelda, ailelerin intihar süsüyle kızlarını katlettiğini söylüyor. Bu duyumun ardından bölgede resmen seferberlik ilan ettiklerini söyleyen Pelda şöyle devam ediyor: "Bu durumun önünü almak için her gün ev ev dolaşıp toplantı düzenledik. Önce şeyhlerle toplantı düzenledik. Şeyhlerle beraber halk toplantıları gerçekleştirdik ve kadınların Êzidî toplumu için birer kahraman olduklarını anlattık. Şeyhler hala halk toplantısı düzenleyip kadınların toplumları için kutsal olduğunu söylüyor. Yaptığımız toplantılar iyi sonuç verdi. Artık intihar duyumu almıyoruz ve tecavüze uğrayan kadınlarda ciddi değişim yaşandı. Kadınlar daha öz güveli bir şekilde insanlarla diyaloga giriyor ve kendilerini güçlü
Kadınlar canlı bomba olarak kullanılıyor
Bazı köylerde kaçan kadınlarla ilgili yanlış yaklaşımların da yaşandığını söyleyen Pelda, "Bazı şeyhler, kadınların kutsal olduğunu ve kutsal kadınlarla evlenenlerin hayır kazanacağı şeklindeki açıklamaları da gelişti. Bu nedenle kadınlar daha üzerindeki şoku atlatamadan evlendirildi. Bunların birçoğu daha çocuk yaştaydı. Bu anlamda yine intiharlar başladı" diyor. Pelda son olarak DAİŞ'in esir kadınları şimdi ise canlı bomba eyleminde kullanmaya hazırlandığının bilgisini veriyor ve ekliyor: "Son zamanlarda kurtulmayı başaran kadınlarla aldığımız görüşmelerde DAİŞ'in yeni bir eylem planlaması içerisinde olduğunun bilgisini aldık. DAİŞ şimdi ise kadınlara, 'araba kullanmasını biliyor musunuz' diye soruyor. Araba kullanmayı bilenleri ayrı bir yere alıyorlarmış. Bilmeyenlere ise kullanmayı öğretiyorlarmış. Bu bir felaket, tüm dünyanın acil önlem alması ve kadınları onların elinden kurtarması gerekiyor."
Yarın: 'Bir daha asla' diyen Ezidi kadınlar öz savunma kurdu
(fk)