JINHA

HABER MERKEZİ - Delhi'de bir grup erkeğin tecavüzüne karşı direnirken katledilen Nirbhaya'nı anma adına 2012 yılında kurulan Korkusuz Kadın Sanat Kolektifi, kadına, çocuğa ve trans bireylere yönelik her türlü şiddete karşı sanatla cevap veriyor.

Hindistan'da Fearless (Korkusuz) Kadın Sanat Kolektifi, 2012 yılında Delhi kentinde bir grup erkeğin cinsel saldırısına karşı direnirken katledilen Nirbhaya'yı anmak amacıyla sanatçı Shilo Shiv Suleman tarafından kuruldu. İlk olarak sosyal medya üzerinden başlatılan kampanyaya katılan kadınlar, ülkenin birçok kentinde sokaklara inerek, sanatsal gösteriler yaptı. Şu an Pakistan'da kadınlarla birlikte sanatsal çalışmalar yürüten Shilo Shiv Suleman, Vogue dergisine konuştu.

'Toplu tecavüze sanatla tepki verildi'

Korkusuz Kadın Sanat Kolektifi'nin kuruluşunu anlatan Shilo, "2012 yılında Nirbhaya tecavüz edildiği zaman bir arkadaşımın düğünü için Delhi'deydim. Binlerce kişi protesto için sokaklara döküldü. Ama aynı zamanda medyada bir korku politikası var. 'Karanlık çöktükten sonra sokağa çıkma, otobüse binme, etek giyme' vs gibi bir söylem vardı. Ben de 'bunu isteyen ben değildim' diyen bir poster yaptım ve sosyal medyada paylaştım, bu da bir türlü kampanyaya dönüştü. Ardından insanlar kendi hikayelerini sanatsal olarak anlatmaya başladı. Şimdi daha çok şiddetle baş başa kalan toplumlar içinde katılımcı hikaye anlatma projesi oldu. Çeşitli yerlerde yerel halkla beraber yoğun olarak sanat atölyesi yapılıyor, onların yaşadığı sorunlar öğreniliyor ve ona göre sokak sanatı yaratılıyor" dedi.

'19 kentte kadınlarla buluştuk'

Dharavi, Chennai, Bangalore ve Delhi başta olmak üzere Hindistan'da 15 ve Nepal'in bir kentinde halk sanat projeleri yaptıktan sonra, kolektif Pakistan Kadın Hakları Savunucusu Nida Mushtaq tarafından Pakistan'a davet aldı. Pakistan'da Lahor, Ravalpindi ve Karaçi kentlerinde kadınlar ve mahalle halkıyla sanat yapmak için giden Shilo, "Lahor'da bir grup kadınla beraber, nesilden nesle aktarılan kadına karşı yargılanma ve önyargıları meydan okumak için sanat yaptık. Sloganımız 'insanlar ne diyecek diyorlar, ama biz de insanız, biz ne diyeceğiz' oldu" diyerek Pakistan'da yaptığı ilk sanat projesini anlattı.

Trans insanlar sanatla 'tanrı beni de yarattı' diyor

Ravalpindi'de trans hakları grubu Wajood'la beraber Pakistan'da trans hakları mücadelesine dikkat çekmek için duvarları boyadıklarını ifade eden Shilo, "Bundan çıkan duvar resminde grubun önderi trans kadın Babli Malik'in motosiklete binmesi gösteriliyor ki Pakistan'da bu çok nadir görülen bir şey. Altında onur hakkını doğrulamak ve yeniden ele almak için 'tanrının bir yaratımıyım' sözlerine yer veriliyor" şeklinde yaptığı sanat projelerinden bahsetti.

'Çocuklar çetelerden kentini geri almak istiyorlar'

Uyuşturucu çetelerinin yaygın olduğu Lyari köyünde yaptığı projesini de anlatan Shilo sözlerine şöyle devam etti: "Karaçi kentinin Lyari köyünde de bu bölge için metafor haline gelen yıkık tarihi binayı seçtik. Lyari tarihi olarak çete, silah ve bombayla dolu bir yer. Atölyemiz aslında okul sınıflarına çevrilmiş eski işkencehanede yapıldı. Orada odağımız, insanlara güven hissi veren şeyler. Oyun kağıdı ve zar gibi unsurlarıyla 'hayatın oyuncuları' sözlerini kullandık. Orada ortaya koyduğumuz fikir, şiddet ve korku hayatlarımızla oyun oynanıyor. Çetelerin duvar yazılarını rengarenk resimlerle kapattık."

'Sınırı aştığımızda sevgiyle karşılandık'

Hindistan ile uzun zamandır sınır gerginliği yaşayan Pakistan hakkında önyargılara kulak asmadıkça sevgi ve kardeşliğin ortaya çıktığını söyleyen Shilo, "Pakistan'a gitmeye karar verdiğimde 'gitme, güvenli değil' dendi. Oraya ulaşınca Karaçi'ye gitmeye karar verdik. Sonra Karaçi içinde Lyari'ye odaklandık. Herkes 'çok tehlikeli, gitme' diye tekrarladı. Ama orada keşfettiğim şey, o korku sınırını aştığımızda sevgi bulduk" diyerek, sanatın kurduğu kardeşlik bağlarını anlattı.

(cm/mg)