JINHA

HABER MERKEZİ - Brezilya'nın dört bir yanından aktivistler, bu ay ülkenin başkentinde gerçekleşen "Black Women's March"a katılmak, ayrımcılığa ve Afro-Brezilyalı kadınların her gün karşılaştığı şiddete dikkat çekmek için toplandı.

Amerika kıtalarındaki ırkçılıkların farklı görünseler de kölelik tarihi ve "beyazların üstünlüğü" kavramlarıyla ele alındığında ten renkleri beyaz olmayan ırkları aynı şekilde tehdit etmeye devam ediyor. Brezilya'da her yıl yaklaşık 2 bin kişi devlet güçleri tarafından öldürülüyor ve öldürülenlerin çoğu Afrika kökenli ya da melez ve önemli bir kısmı da kadın. Aynı şekilde gençlere yönelik devlet şiddetinin de "renkleri" var. Öldürülen kadınların beşte üçü Afrika kökenli. Geçtiğimiz yıl Joana Darc Brito adlı bir kadın Rio de Janeiro favela'larındanbirinde vuruldu ve hastane yolunda hayatını kaybetti. Maria de Fátima dos Santos ve kızı Alessandra de Jesus bir akraba buluşmasında katledildiler. Claudia Silva Ferreira bir polis tarafından geçtiğimiz yılın Mart ayında, polis aracında atılıp bir süre sürüklenerek öldürüldü.

Brezilya'nın dört bir yanından aktivistler, bu ay ülkenin başkentinde gerçekleşen "Black Women's March"a katılmak, ayrımcılığa ve Afro-Brezilyalı kadınların her gün karşılaştığı şiddete dikkat çekmek için toplandılar. Bu yılki yürüyüş ise Afro-Brezilyalı kadınların her gün karşılaştığı şiddeti örnekler biçimde mecburen erken kesildi: Devlet Başkanı Dilma'nın görevini kötüye kullandığını ve ordunun yönetime el koyması gerektiğini çığıran Avrupa kökenli bir adamın havaya ateş açması sonucu yürüyüşün katılımcıları dağılmak zorunda kaldı.

(fk)