Vildan Atmaca / JINHA

WAN - Savaşların en büyük mağduru olan çocuklar savaşların son bulması için sesleniyor: "Durdurun savaşınızı!"

Türkiye ve Kürdistan'da derinleşen savaş toplumun ruh halini bozmakla birlikte çocukları da derinden etkiliyor. Savaşın yaşandığı bölgelerde yıkılan evlerini, parklarını ve yaralanan yaşıtlarını televizyonlarda izleyen çocuklar, sıranın ne zaman evlerine geleceği tereddüdü içinde. Yaşanan savaşın ruh hallerini bozduğunu ifade eden birçok Kürdistanlı çocuk, AKP'ye ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a tepki göstererek, "Yeter artık yetmedi mi yaktıklarınız, yıktıklarınız. Ruh halimizi bozuyorsunuz durdurun savaşınızı" diyerek tepkide bulundu.

'Bizim büyükler savaşı büyütüyor'

Savaşı yürüten bütün taraflara tepki gösteren Cihat Çelebier, (12) yaşanan savaşın kardeş savaşı olduğunu söylüyor. Cihat, "Bir an önce bu savaşı durdurun. Ölen bizim insanlarımız, ölen biziz, buradan büyüklere sesleniyorum. Normalde iki kişi kavga ederse araya büyükler girer kavgayı durdurur kavga eden iki tarafa kızarak barıştırır. Fakat bizim devlet büyüklerimiz kavga etmeyi ve savaşı genişletmek için elinden geleni yapıyor. Yeter artık durdurun bu savaşı bizler hepimiz kardeşiz" diyor.

'Cenazelerin ağıtları aynı dilde'

Türkiye devletinin kuruluşunda birçok halkın yer aldığını ifade eden Miraç Deniz (14), "Bu ülkede yaşayan herkes kardeştir. İki tarafta bu ülkenin vatandaşı. Cenazelerdeki ağıtlar aynı dilde. Ben büyüklere sesleniyorum, Allah aşkına bu savaşın durması için daha kaç insan ölmeli. Durdurun bu savaşı biz bu savaşı istemiyoruz" diye belirtiyor.

'Darbeye karşı çıkanlar savaşa da karşı çıkmalı'

Savaşı başlatanlarında katledilenlerinde dininin ve renginin aynı olduğunu ifade eden Selçuk Çelebier (13) şunları söylüyor: "15 Temmuz'da ülkemizde bir darbe girişimi gerçekleştirildi. Bu darbeye karşı hepimiz sokaklara indik. Bence barış isteyenlerde sokağa inmeli. Savaşın iyi olduğu nerede görülmüştür."

'Sıra bizim evlerimiz de mi gelecek?'

Yaşananların katliam ve vahşet olduğunu ifade eden Yunus Emre Kayar (12) ise şunları kaydediyor: "Savaşın ve ölümlerin başka hiç faydası yok. Her savaş katliam getiriyor. Cizre ve Silopi'de olan savaşlar bizleri tedirgin ediyor. Devlet tank topu ile oradaki bütün evleri yıkıyor. Orada herkes evsiz kaldı. Kimin eline ne geçti ki. Devlet niye o evleri yıktı? Bu savaş artık bitmeli. Her gün korku ile uyuyoruz. Acaba 'devlet bizim demi evimizi yıkacak' diye korkuyoruz. Ben buradan Erdoğan'a sesleniyorum, hani demişti ' bu ülkede huzur gelecek' diye. Bu nasıl bir huzurdur. Her gün silah sesleri ile uyanıyoruz. Televizyonları izleyemez olduk. Her gün ölüm haberleri, her gün cenazeler geliyor. Bu savaş artık durmalıdır."

'Erdoğan barışı istemiyor, ona küsüz'

Küçücük dünyasında yaşanılan katliamları televizyondan izleyen Ronya Avcı (7) ise, devletin Kürtleri neden öldürdüğüne anlam veremediğini ifade ediyor. Ronya, "Erdoğan kötü bir insan, insanlarımız öldürüyor. İyi insanların Erdoğan'a karşı bir araya gelmesi lazım . İyiler kazanır kötüler kaybeder, biz iyilik için savaşırsak Allah bize yardım eder. Köyümüze askerler girdiğinde kendimizi korumalıyız. Şimdi Erdoğan neden bunu yapıyor. Ben Erdoğan'ın yanına gidip bunu sormak istiyorum. Ama biliyorum bana bomba atacak" diyor.

'Çocukları ve insanları öldürmeyi seviyor'

Ronya, çocuklarında kelebekler gibi özgür olması gerektiğini söyleyerek, "Erdoğan bıraksa bizde özgür olacağız. Erdoğan'ın savaşı ruh halimizi bozuyor. Biraz iyi olsun bu savaşı durdursun. Biz Erdoğan'a küsüz çünkü o barışı sevmiyor. İnsanları çocukları öldürmeyi seviyor. Biz onun gibi güçlü olsak savaşmayız, insanların ölmesine izin vermeyiz" diye belirtiyor.

(dc/dk)