İHD raporu: Kürdistan'da bir yılda 107 çocuk yaşamını yitirdi
14:24
JINHA
AMED- İHD şubesi Kürdistan ilçelerinde 2015 yılında çocuk hakkı ihlallerine ilişkin rapor açıkladı. Raporda sadece yargısız infazlarla öldürülen çocuklarını sayısının 61 olduğu belirtilerken, toplanda 107 çocuğun yaşamını yitirdiği bilgisine yer verildi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır şubesi 'Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi 2015 Yılı Çocuk Hakları İhlalleri Raporu'nu açıkladı. Dernek binasından düzenlenen basın toplantısıyla raporu açıklayan İHD Çocuk Komisyonu Sorumlusu Avukat Mahsun Kaya, "Çocuk hakları ihlalleri hiçbir dönemde görülmediği kadar artış göstererek devam ediyor. Başta yaşam hakkı, barınma, sağlık, eğitim, sosyal ve kültürel haklar gibi ulusal ve uluslararası mevzuatlarla korunan temel çocuk hakları yoğun bir şekilde ihlal edilmiştir" sözlerini kullandı.
'Maruz kalınan şiddetin haddi hesabı yoktur'
Mahsun, 2015 yılında da çocukların, ulusal ve uluslararası sözleşmelerden doğan özgürlük ve güvenlik haklarının ihlal edildiğini belirterek, "Bu ihlaller arasında özellikle güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen yargısız infazlar, gözaltında ve gözaltı yerleri dışında yapılan işkence ve kötü muamele ile toplumsal gösteriler sırasında çocukların maruz kaldığı şiddetin haddi hesabı yoktur. Silah kullanma yetkisinin ihlali, dur ihtarı ve sokağa çıkma yasakları sırasında 2015 yılında bölgede, güvenlik güçlerinin hedefi olan 61 çocuk yaşamını yitirirken, 55 çocuk ise yaralanmış veya kalıcı fiziksel tahribatlarla yaşamlarını sürdürmek zorunda kalmıştır" dedi.
'Mantığı zorlayan işkence ve kötü muameleler uygulanıyor'
Toplumsal gösterilerde veya ev baskınları sonucu ise 400 çocuğun gözaltına alındığı ve 66 çocuğun da tutuklandığına değinen Mahsun, "Sokağa çıkma yasakları sırasında ve toplumsal olaylarda gözaltına alınan çocuklara yönelik, akıl ve mantığı zorlayan işkence ve kötü muamele uygulamalarına rastlanmıştır. 5 çocuk gözaltında işkenceye maruz kalırken, 13 çocuk ise gözaltı yerleri dışında veya sokakta şiddet mağduru olmuştur" ifadelerini kullandı. Mahsun, çatışmalı ortamdan etkilenme sonucu, resmi hata ve ihmal sonucu, faili meçhul saldırı, mayın ve sahipsiz bırakılan patlayıcılar sonucu, sınır hatlarında vurulanlar ve kuşkulu çocuk ölümleri gibi konularda yapmış olunan izleme çalışmalarında ise, bölgede 16 çocuğun yaşamını yitirdiği ve 27 çocuğun yaralandığına dikkat çekti.
'Çocuklara yönelik katliamlar ve bu uygulamalar birer vahşettir'
Mahsun, katledilen çocuklara yönelik yapılan muamelelere vurgu yaparak, "Dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş insanlık ve savaş suçları niteliğindedir. 13 yaşındaki Cemile'nin cenazesinin günlerce derin dondurucuda bekletilmesinin, yine 15 yaşındaki Bünyamin'in vurulduktan sonra yaralı olduğu halde infaz edilmesi, ardından da cenazesinin bir cami avlusunda günlerce bekletilmesinin bir açıklaması olamaz. 3 aylık Muhammed bebek, 6 aylık Miray bebek, Baran, Mehmet Mete, Yusuf, Doğan, Adem, İbrahim, Lütfü, Serhat, Hüseyin, Şiyar, Çekvar, Rozerin ve daha onlarca çocuk katledilmiş ve aynı akıbete maruz bırakılmıştır. Dünyanın hiçbir yerinde çocuk katletmenin hiçbir izahı olamaz. Çünkü çocuklara yönelik katliamlar ve bu uygulamalar birer vahşettir" sözlerine yer verdi.
"Güvenlik güçlerinin çocuklara yönelik sınır tanımayan saldırgan bir ruh hali ile uygulanan şiddetin yarattığı suç hallerinin devlet tarafından neden cezasızlıkla ödüllendiriliyor" diyen Mahsun, "Yaşam hakkı ihlal edilen çocuklarla ilgili yargı organlarınca, etkili ve adil bir soruşturma yürütülmüyor. Failler gizlenmesi ve yargı önüne çıkarılmaması suç işleyen kolluk birimlerini adeta cesaretlendirmekte, gerçekleştirdikleri ihlalleri sürdürmeye teşvik etmektedir" dedi.
'Çocukların büyük bir kısmı işkenceyle gözaltına alınmış'
2015 yılında başta Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevinde olmak üzere bölge cezaevlerinde, çocuklara yönelik yapılmış olan tespit çalışmalarına değinen Mahsun, "Çocukların büyük bir kısmı işkenceyle gözaltına alınmış, fiziksel şiddete maruz bırakılmıştır. Çocuklar neyle suçlandıklarını dahi anlamadan cezaevlerine konulmuş, uzun bir soruşturma sürecinden geçirilmişlerdir. Ağır hasta olan çocukların tedavileri engellenmiş, cezaevi yönetimince keyfi tutum ve davranışlarla baş başa bırakılmışlardır. Aile içinde ve toplumsal yaşamda da çocuklara yönelik şiddet devam etmiştir. 19 çocuk intihar ederken, 2 çocuk ise teşebbüste bulunmuştur. 7'si aile içi şiddet olmak üzere 11 çocuk katledilmiş, aynı şiddet sonucu 8 çocuk yaralanmıştır. 8 çocuk ise, toplumsal alanda cinsel istismara maruz kalmıştır" şeklinde ifade etti.
Rapora göre 2015 yılında toplamda 107 çocuk yaşamını yitirdi.
(şa/gc)